18 Eylül 2011 Pazar



HABER BAŞLIKLARI

  • Nezaket Teymurova'ya Taşkent'te büyük ilgi
  • Azerbaycan'da yeni rezerv bulundu
  • Euro tüm Orta Asya ülkelerinde değer kaybetti
  • Kırgızistan'da 15 kişinin cumhurbaşkanlığı adayı kesinleşti
  • Rumlar krize aldırmadı, gaz sondajına başlıyor
  • Özbekistan yeni model cipini tanıttı
  • Özbekistan pamuğu görücüde
  • Türkiye Arap Baharı'nı kucaklıyor
  • Türkmenistan, doğal gazı 200 dolara vermeye hazır

Nezaket Teymurova'ya Taşkent'te büyük ilgi

Azerbaycan halk sanatçısı Nezaket Teymurova, geldiği Taşkent'te büyük ilgi gördü. Teymurova, Taşkent'te Azeri Kültür Merkezi'ni ziyaret etti ve buradaki Azerilerle biraraya geldi.

Tarihi Semerkat'ta bu yıl sekizincisi düzenlenen uluslararası Şark Teraneleri(Doğu ezgileri) Müzik Festivali'ne katılmak amacıyla Özbekistan'a gelen Nezaket Teymurova, başkent Taşkent'te yaşayan Azerbaycanlılarla hasret giderdi.

Taşkent'te faaliyet gösteren Azeri Kültür Merkezi'ni ziyaret eden Teymurava, merkeze gelişinde Azerbaycan'ın Taşkent Büyükelçisi Namık Abbasov ve diğer elçilik çalışanları tarafından karşılandı. Teymurova ve beraberindeki ekip önce merkez bahçesinde bulunan merhum Haydat Aliyev'in heykeline çiçekler koydu ardından saygı duruşunda bulundu.

Sanatçı Teymurova, daha sonra merkezi gezerek ilgililerden merkez hakkında bilgi aldı. Teymurova, merkezin konferans salonunda, Azerbaycanlılarla biraraya geldi ve mini bir konser verdi. Ünlü sanatçı salona gelişinde alkışlarla karşılandı.

Konser öncesinde bir konuşma yapan Büyükelçi Abbasov, konukların Ramazan Bayramlarını kutladı. Abbasov, Teymurova'nın Semerkant'ta bu yıl sekizincisi düzenlenen Şark Teraneleri Festivali'nde 'en güzel ses' ödülüne layık görüldüğü haberini verdi. Büyükelçi, bunun güçlü rakipler arasında Azerbaycan adına kazanılan sevindirici bir başarı olduğunu söyledi.

Daha sonra sahne alan Azeri ses sanatçısı Teymurova, seslendirdiği parçalarla davetlileri hem duygulandırdı ve hem de coşturdu. Sanatçının okuduğu 'Sarı Gelin' parçası davetlilerden büyük alkış aldı. Davetliler ünlü sanatçıyı adeta çiçek yağmuruna tuttu. Mini konserden sonra duygularını dile getiren Nezaket Teymurova, öncelikle Özbekistan'da bulunmaktan duyduğu memnuniyEti dile getirdi. Taşkent'te böyle bir merkezin açılmış olmasının önem arz etiğini de dile getiren Teymurova: "Burada böyle bir merkezin olması biz Azerbaycanlıları sevindiriyor. Emeği geçenlere teşekkürlerimi dile getiriyorum. " diye konuştu.

Azerbaycan'da yeni rezerv bulundu

Azerbaycan'da, Devlet Petrol Şirketi (SOCCAR) ve Fransız petrol şirketi Total'in ortaklaşa yürüttüğü arama çalışmaları sonucunda Abşeron yatağında büyük bir doğalgaz rezervi bulundu.

Konu ile ilgili olarak Fransız petrol şirketi Total'den yapılan açıklamada, bulunan yeni doğalgaz rezervinin Abşeron yatağında bulunduğu ifade edilerek, rezervin zengin kaynaklar açısından ciddi olabileceği belirtildi.

Bu arada, Fransız petrol şirketi Total'in başkan yardımcısı Michael Borrell ve beraberindeki heyet, bulunan yeni doğalgaz rezervi hakkında bilgi vermek üzere Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafından kabul edildi. Kabulde, Borrell ve beraberindeki heyetin, Cumhurbaşkanı Aliyev'e bulunan yeni doğalgaz rezervi hakkında bilgi verdiği kaydedildi.

Michael Borrell, TOTAL ve Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi (SOCCAR) tarafından yürütülen doğalgaz arama çalışmaları sonucu bulunan yeni doğalgaz rezervinin önemli olduğunu belirterek, TOTAL ve SOCCAR arasında yürütülen işbirliğinin başarılı bir biçimde devam ettiğini ve bundan sonra da genişleyerek pekişeceğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Aliyev, kabulden sonra konu ile ilgili olarak, bir basın açıklaması yaptı. Aliyev açıklamasında, Abşeron yatağında bulunan yeni doğalgaz rezervinin çok büyük olduğunu, bu durumu Azerbaycan kamuoyunu ile bütün Azerbaycan halkına duyurmak ve onları tebrik etmek istediğini söyledi. Abşeron yatağında yeni doğalgaz yatağının bulunmasının büyük bir olay olduğunun altını çizen Aliyev, bulunan yeni doğalgaz rezervinin Azerbaycan doğalgaz potansiyelin gelişmesine verilen büyük bir katkı olduğunu da ifade etti. Aliyev, bulunan yeni doğalgaz yatağı ile beraber Azerbaycan'ın doğalgaz ihraç eden bir ülke gibi dünya kamuoyu tarafından görülmeye başlayacağını da sözlerine ekledi.

Abşeron yatağında bulunan yeni doğalgaz rezervinin, yerin 6550 metre altında bulunduğı belirtildi. Azerbaycan, geçen yıl Kasım ayında da yeni bulduğu "Ümid" doğalgaz yatağını faaliyete geçirmişti. Kaynak: cnnturk.com

Euro tüm Orta Asya ülkelerinde değer kaybetti

Euro, Orta Asya ülkelerinde son dönemlerdeki en düşük seviyesine geriledi. Euro, uzun bir aradan sonra ilk defa bölgedeki beş ülkede de değer kaybına uğradı. Geçen hafta dört ülkede düşüşte olan euronun bu listesine bu hafta Özbekistan da eklendi.

Özbekistan’la birlikte diğer bölge ülkeleri Tacikistan, Kazakistan, Kırgızistan ve Türkmenistan euronun sahibine kaybettirdiği ülkeler oldu.

Euro’ya nazaran daha karlı bir eğilimde olan dolar ise sadece iki ülkede değer kazanabildi. Dolar, Tacikistan ve Türkmenistan’da geçen haftayla aynı değerde kalırken Kazakistan’da ise az da olsa değer kaybetti. Özbekistan ve Kırgızistan ise doların sahibine kazandırdığı iki ülke oldu.

17 Eylül cumartesi günü itibariyle dolar Türkmenistan’da geçen haftayla aynı 2.85 manatta kaldı. Euro ise budaki düşünü sürdürdü ve 3. 96 manattan 3.91 manata geriledi.

Tacikistan’da da dolar geçen haftayla aynı 4.76 somanide kaldı. Geçen haftayı 6.69 somaniden kapatan euro ise 6.62 somaniden işlem gördü.

Dolar Kırgızistan ise sahibine kazandırdı ve 45.11 somdan 45.20 soma yükseldi. Geçen haftayı 62.48 somdan kapatan euro ise bu hafta sonu 62.36’ya geriledi.

Kazakistan’da geçen hafta yükselişte olan dolar bu hafta değer kaybetti ve 147.11 tengeden 147.08 tengeye indi. Euro ise burada da erimeye devam etti ve 203.75 tengeden 202.94 tenge seviyesine düştü.

Özbekistan'da dolar yükselmeye devam etti. Geçen haftayı bin 739 sumdan kapatan dolar bu hafta sonu bin 741 suma yükseldi. Euro ise uzun bir aradan sonra ilk defa düşüşe geçti ve 2 bin 520 sumdan 2 bin 446 suma geriledi.

Orta Asya ülkelerinin milli bankalarının son iki haftadaki döviz alış kuru karşılaştırması şöyle:

17-09.2011 Dolar: Euro:

Türkmenistan(Manat): 2.85(=) 3.91(-)

Tacikistan(Somani): 4.76(=) 6.62(-)

Kırgızistan(Som): 45.20(+) 62.36(-)

Kazakistan(Tenge): 147.08(-) 202.94(-)

Özbekistan(Sum): 1741(+) 2446(-)

10-09.2011 Dolar: Euro:

Türkmenistan(Manat): 2.85(=) 3.96(-)

Tacikistan(Somani): 4.76(+) 6.69(-)

Kırgızistan(Som): 45.11(+) 62.48(-)

Kazakistan(Tenge): 147.11(+) 203.75(-)

Özbekistan(Sum): 1739(+) 2520(+)

(Kaynak: merkurhaber.com)

Kırgızistan'da 15 kişinin cumhurbaşkanlığı adayı kesinleşti

Bundan önce yapılan dil sınavlarını geçen 11 adaya bugün 4 kişi daha ekledi. Böylece şimdiden seçime gidebilecek aday sayısı 15'e ulaşmış oldu.

Bağımsız aday Marat İmankulov, Torobay Kolubayev, Ömürbek Egemberdiyev ve Ar Namus Partisi adayı Anarbak Kalmatov, Kırgızistan Merkez Seçim Komitesi(KMSK) tarafından belirlenen 12 filolog tarafından yapılan bugünkü dil sınavını geçerek, cumhurbaşkanlığı seçimine katılabilecek yeni adaylar oldu.

Sınavda cumhurbaşkanlığı adayları, yazma, konuşma ve okuma şeklinde üç ayrı kategoride dil denetimine tabi tutuldu. Kırgızistan yasalarına göre cumhurbaşkanılığına aday olan kişinin ülkenin resmi dili olan Kırgızcayı iyi derecede biliyor olması gerekiyor. 23 Eylül'e kadar devam edecek dil sınavına 16 aday daha katılacak.

Cumhurbaşkanlığı seçiminin, ülke tarihinin en çok adaylı seçimi olarak kayıtlara geçmesi bekleniyor. Kalan 16 adaydan da dil sınavını geçebileceklerin olabileceğinin göz önünde bulundurulduğu ülkede, seçime kesin gidebilecek aday sayısının 25'in üzerinde olması bekleniyor. Kaynak: cihan haber

Rumlar krize aldırmadı, gaz sondajına başlıyor

Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas, sondaj çalışmalarına yarın başlanacağını açıkladı. Rum siyasi partilerine önceki gün petrol ve doğalgaz arama çalışmaları hakkında bilgi veren Hristofyas, bölgeyi kiraladıkları Amerikan Noble Energy şirketinin İsrail’den taşıdığı Homeros adlı sondaj platformunun deniz tabanına sabitlenme işleminin tamamlandığını ve yarın sondaj faaliyetlerine başlayacağını söyledi. Noble Energy uzmanları ise, sonuç alınmasının 2 ay süreceğini belirtiyor. 8 ayaklı çapalarla platformun sabitlenmesinin ardından sondaj boruları önce 2 bin 700 metre derinlikteki deniz tabanına ulaşacak ardından kazı işlemleri yapılacak. Rum medyasının haberlerine göre toplantıya katılan Rum siyasi liderler Türkiye’nin bölgede sıcak bir olay başlatacağına inanmıyor. Rum lider Hristofyas, Türkiye’nin KKTC ile kıta sahanlığı ve münhasır ekonomik bölge sınırları belirleme gibi anlaşmalar yaparak karşılık vereceğini ayrıca Kıbrıs adası ile Kaş açıklarındaki Yunanistan’a ait Meis Adası arasında kalan bölgede petrol ve doğalgaz arama faaliyetleri başlatacağını ileri sürdü.

Türk savaş uçakları bölgede

Hristofyas, BM Güvenlik Konseyi ve AB’yi Türkiye’nin tehditleri karşısında bilgilendirdiğini de belirterek, Türkiye’nin harekete geçmesi halinde Güvenlik Konseyi’ne anında şikayet etmeye hazır olduklarını da söyledi. Bu arada Rum Politis gazetesi, Türk donanmasına ait bir korvetin sondaj için gelen platformu uzaktan ve rahatsızlıkbvermeden takip ettiğini yazdı. Gazete ayrıca, 2 Türk F-16’sının da çok kısa süreliğine bölgede görüldüğünü ileri sürdü.

TPAO, misilleme sondaj için KKTC’den izin aldı

KIBRIS Rum yönetiminin tek yanlı parselleyerek kiraladığı ve doğalgaz çıkarmaya hazırlandığı doğu Akdeniz’de Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) da misilleme sondaj için KKTC’den ön izin aldı. Rumlar’ın girişimlerine son vermemesi halinde Türkiye ile KKTC arasında kıta sahanlığı sınırlandırma anlaşması imzalanması kararı çerçevesinde dün Ankara’dan Lefkoşa’ya gelen teknik heyet, KKTC Dışişleri ve Ekonomi Bakanlığı’nda temaslarda bulundu. KKTC Enerji Bakanı Sunat Atun, “Ankara’da kıta sahanlığı belirleme anlaşması yönünde karar alındı. Bu çerçevede Rum tarafının adanın güneyinde tüm uyarı ve ikazlarımıza rağmen sondaj faaliyetlerine başlaması halinde KKTC’nin de Türkiye ile Kıta Sahanlığını Sınırlandırma Anlaşması yaparak TPAO’ya Ada’nın etrafındaki deniz sahalarında arama ruhsatı vermesi konusunda görüş birliğine vardık” dedi. (Kaynak: hurriyet.com.tr - Ömer BİLGE/LEFKOŞA)

Özbekistan yeni model cipini tanıttı

Orta Asya’nın otomotiv ülkesi olma yolunda ilerleyen Özbekistan, ülkede üretilen yeni model cipini tanıttı. Amerikan General Motors ortaklı ’GM Uzbekistan’fabrikasında üretilen yeni cip Taşkent’te düzenlenen bir törenle tanıtıldı. Yeni modelin seri üretimine ise eylül ayı itibariyle başlandı. Daha önce beş kişilik olan Captiva tipi cip, yeni modeliyle yedi kişi taşıma kapasiteli şeklinde dizayn edildi. Araçtaki oturma şekli önden arkaya doğru 2+3+2 şeklinde değiştirildi. Ayrıca araca, daha önce 3.2 litreli 230 beygir gücündeki motor yerine 3 litre hacimli 258 beygir gücündeki motor takıldı. (Kaynak: yenicaggazetesi.com.tr)

Özbekistan pamuğu görücüde

Dünyanın önde gelen pamuk üreticisi ülkeleri arasında yer alan Özbekistan pamuğunu görücüye çıkarıyor. Özbekistan, bu yıl 12-13 Ekim tarihleri arasında yedincisi düzenlenecek uluslararası pamuk fuarında bir kez daha pamuğunu dünya tekstil şirketlerinin beğenisine sunacak. Başkent Taşkent’teki fuar alanı Özekspomarkaz’da düzenlenecek fuarda ülkedeki pamuk potansiyeli kalite derecesine göre sergilenecek. Her yıl geleneksel olarak düzenlenen fuarın bu yılki etabına 50’ye yakın ülkeden 300 dolayında temsilcinin iştirak etmesi bekleniyor. Fuar kapsamında ayrıca pamuk konulu çok katılımlı bir toplantı yapılacak. Fuar katılımcıları daha sonra fuar alanını gezecek ve ülkenin önde gelen pamuk toplama ve saklama terminal ve depolarını ziyaret edecek. Buralarda konuklara detaylı bilgi verilecek. Dünya pamuk üretiminde beşinci, ihracatında ise ABD’den sonra ikinci sırada yer alan Özbekistan, her yıl geleneksek olarak düzenlediği pamuk fuarıyla pamuk potansiyelini dünyanın önde gelen pamuk tüketicilerine göstermeye çalışıyor. Cumhurbaşkanı İslam Kerimov’un inisiyatifiyle yapılan ve Özbekistan hükümetinin destek verdiği fuarda yerli ve yabancı firma temcilikleri arasında bir dizi iş bağlantıları görüşmeleri de yapılacak. Yılda ortalama 3milyon 600 ton pamuk üretimi yapan Özbekistan’ın pamuk müşterisi ülkeler arasında Türkiye, ABD, Bangladeş, Güney Kore, Singapur, Çin, Rusya ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi devletler bulunuyor. ’Ak Altın’ülkesi olarak da bilinen ülkede 2010’da 3 milyon 400 bin ton ham pamuk üretimi gerçekleştirildi. (Kaynak: yenicaggazetesi.com.tr)

Türkiye Arap Baharı'nı kucaklıyor

Türkiye Arap coğrafyasındaki yönetim değişikliklerine verdiği bu desteğini, şimdi Kuzey Afrika çıkarmasıyla somutlaştırıyor. Böylece Türkiye'nin hamiliğinde ve liderliğinde Akdeniz'de oluşan yeni demokratik ve liberal düzenin yapı taşları döşeniyor

Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Mısır, Tunus ve Libya'yı içeren Kuzey Afrika turu, rejim değişiklikleri sonrasında bu ülkelere gerçekleştirilen bu düzeydeki ilk gezi olma özelliğini taşıyor. Avrupa basını ve hükümetlerince yakından izlenmesinden de anlaşıldığı gibi gezi şüphesiz birçok sembolle dolu. Öyle ki Fransız ve İngiliz başbakanları, Erdoğan'dan önce Libya'ya ulaşabilmek için programlarını değiştirdiler. Ancak hiçbiri Erdoğan'ın bölge halkı üzerinde sahip olduğu güçlü karizmaya sahip değil. Zira başbakan Arap halklarıyla kaynaşmış bir isim, devrimle bütünleşen bütün talepleri şahsında temsil eden, demokrat ve halk tarafından seçilmiş bir lider. Erdoğan, Arap sokağının ya da şimdiki ifadesiyle Arap meydanının cetvel adamı. Soğuk Savaş'ın bitiminden sonra Doğu Avrupa'daki diktatör rejimleri deviren demokrasi dalgasının Ortadoğu'ya da uğrayacağına dair beklenti boşa çıkmıştı. Bunun yerine ABD, diktatörlükler ve İsrail'den müteşekkil sistemi daha da sağlamlaştırmak için 1991 Körfez Savaşı'nı takiben askeri yığınak yaptı. ABD'nin diktatör yönetimlere ve İsrail'e verdiği destek, Afganistan savaşı sırasında bizzat teşvik edilen radikalizmle birlikte, Arap gençlerinin öfke patlamasına neden oldu. Bu öfkenin terörizm yoluyla ifadesi, Amerikan askeri varlığının 2003 Irak savaşıyla birlikte bölgeye daha da derinlemesine nüfuz etmesine imkân verdi. Bu arada masraflarının yaklaşık 5 trilyon doları bulduğu tahmin edilen Afganistan ve Irak işgalleri, küreselleşme süreciyle birlikte yeryüzünün tek süpergücünü büyük bir ekonomik bunalımla karşı karşıya bıraktı. Ancak, ABD'deki güçlü İsrail lobisi ABD'nin masrafları kısmak için Ortadoğu'ya yönelik politikalarını revize etmesine izin vermiyor. 2009'da Amerikalıların büyük umutlarla başkanlığa taşıdığı Obama yönetimi askeri harcamaların kısıtlanması, Filistin-İsrail sorununun çözümü gibi konularda doğru tespitler yapsa da neşteri vurmada mütereddit davranınca ivmeyi kaybetti ve halen devam eden siyasi-ekonomik krizi durduramadı. Arap Dünyası'nda ertelenen demokrasi dalgasının şimdi başarılı olmasının hiç kuşkusuz en önemli nedeni ABD'nin önleyici müdahale kabiliyetini kaybetmiş olmasıdır. Yine Türkiye'nin Tunus ve Mısır'daki olaylar devam ederken yaptığı yerinde müdahalelerin devrimlerin başarılı olmasında büyük rolü bulunuyor. Mısır'da göstericilerin ümitsizliğe kapıldıkları bir noktada, Washington bir yandan Tahrir'deki kalabalıkların nabzını okşarken, diğer yandan Mübarek'in ipini çekme hususunda mütereddit davranıyordu. Tam bu esnada Tayyip Erdoğan'ın Mübarek'in artık görevi bırakması gerektiğini söylediği güçlü mesajı yayınlandı. Türkiye gibi bölgesinde ağırlığı olan bir ülkenin çok güçlü bir şekilde git çağrısı yapması ve muhtemelen yapılan bazı görüşmeler ABD yönetimini artık kaçınılmaz vaktin geldiği gerçeğine ikna etti. Erdoğan'ın Mısırlılar arasındaki popülaritesi, sadece Türkiye'nin İsrail'e karşı Arap yöneticilerden bile daha sert bir tavır ortaya koymuş olmasından değil, aynı zamanda iç politikada o gün eleştiriye maruz bırakılan bu kritik destekten kaynaklanıyor. Yine Türkiye'nin başlangıçta muğlak olan Libya politikasında yaptığı gerekli revizyon ve müdahaleler sonrasında, desteğini Kaddafi'den isyancılara doğru net bir şekilde kaydırması, Libya'daki devrimin kaderini değiştiren çok kritik bir gelişme oldu. Türkiye Arap coğrafyasındaki yönetim değişikliklerine verdiği bu desteğini, şimdi Kuzey Afrika çıkarmasıyla somutlaştırıyor. Böylece Türkiye'nin hamiliğinde ve liderliğinde Akdeniz'de oluşan yeni demokratik ve liberal düzenin yapı taşları döşeniyor. Kuşkusuz bu yeni düzen, Türkiye'yi Akdeniz üzerinde hegemonya kurma heveslisi İsrail ve Fransa ile karşı karşıya getiriyor. İsrail'le yaşanan gerginliği, Filistin sorunundan bağımsız olarak bir hegemonya çatışması olarak yorumlayabiliriz. Sarkozy'nin alelacele yanına İngiliz refikini de alarak soluğu Libya'da alışındaki telaşını da Türkiye'nin önünü kesme girişimi olarak yorumlamak durumundayız. Bu coğrafyanın insanları I. Dünya Savaşı sonrasında sınırları Fransız ve İngiliz haritacıları tarafından cetvelle çizilen ülkelerden oluşan bir bölgesel sistemde yaşıyorlar. Çizilen sınırlar öylesine uyduruktu ki Ürdün ve Suudi Arabistan arasındaki meşhur çıkıntı, o anda sarhoş olan İngiliz sömürge bakanı ve müstakbel başbakanı Winston Churchill'in nükseden hıçkırığıyla kaleminin kayması neticesinde ortaya çıkmıştı. Emperyalistler bu hatayı düzeltme gereği bile duymadılar. Çizilen sınırlar içine monte edilen diktatör rejimler kendi varlıklarını halklarıyla kurdukları bağlara değil, uluslararası güç odaklarıyla kurdukları iyi ilişkilere borçlu oldukları bilinciyle hareket ettiler. Kendi halklarına sıra geldiğinde demir yumruğunu gösteren rejimlerin dış desteğin kesilmesiyle aslında ne kadar kâğıttan kaplan olduklarını Tunus, Mısır ve ardından Libya halkları dramatik bir şekilde gösterdi. Bir an önce yerlerini temsili demokrasiye bırakmadıkları takdirde, şimdi aynı akıbet sıradakileri bekliyor. (Kaynak: sabah.com.tr, Hasan Kosebalaban yazisi)

Türkmenistan, doğal gazı 200 dolara vermeye hazır

Ukrayna'da yayınlanan günlük Segodnya Gazetesi'nin kendi kaynaklarına dayanarak verdiği habere göre, Türkmenistan ile Ukrayna'nın bin metreküpü 200 dolardan doğal gaz konusunda anlaştığını yazdı.

Gazetenin bildirdiğine göre, Ukrayna Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç ile Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbanguli Berdimuhammedov'un imzaladığı anlaşmaya göre, Rusya'dan geçmeyen alternatif doğal gaz hattının inşası 2015 yılında tamamlanacak.

İddiaya göre Türkmen lider, Ukrayna'ya yıllık 5 milyar metreküpe kadar doğal gaz çıkartmaya izin verdi. Ukrayna ise kendi çıkarttığı doğal gazı bin metre küpünü 200 dolardan ülkesine taşıyabilecek. Hâlihazırda Türkmen doğal gazı Ukrayna'ya sadece Rusya üzerinden transit geçerek ulaşabiliyor.

Ukrayna'nın yeni kuracağı hattan 200 dolara Türkmenistan'dan aldığı gazı ülkesine ulaştırıncaya kadar maliyeti 270 dolara çıkacak. (Kaynak: cihan haber)