24 Temmuz 2010 Cumartesi






24 Temmuz 2010 Cumartesi, TBDHaber > http://www.turkbirdev.info

Başlıklar:

  • Azerbaycan Ve Kazakistan'da Üniversite Okuma İmkanı
  • Kazakistan 2010`da yüzde 10 büyüyecek
  • Kazakistan 39,2 milyon ton petrol üretti
  • Kırgızistan'da göçler sürüyor
  • Katledilen şehir; Oş
  • Kırgızistan AGİT'ın polis gücü kararından memnun
  • 'Kosova KKTC'ye emsal olsun' temennisi
  • Kosova cini şişeden çıktı
  • Özbekistan'da 2 bin kişi 100 yaşının üzerinde
  • Özbekistan, 57 işletmeyi yatırım şartıyla bedelsiz satacak
  • Türkiye, insansız hava aracı yapacak güçte
  • Petkim'e 4.5 milyar dolarlık yatırım
  • Türkmenistan-Türkiye ilişkileri Ankara'da ele alınacak
  • Dünyanın en mutlu ülkeleri


Azerbaycan Ve Kazakistan'da Üniversite Okuma İmkanı
Türkiye Kamu-Sen İstanbul İl Başkanı M. Hanefi Bostan, Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı'na bağlı üniversitelere Türkiye'den öğrenci alındığını bildirdi.

Bostan tarafından yapılan yazılı açıklama şöyle: "Prof. Dr. Turan Yazgan öncülüğünde, Türk dünyasına büyük yararlar sağlayan Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı'na bağlı üniversitelere Türkiye'den öğrenci alınıyor. Denkliği Türkiye tarafından da kabul edilen bu okulları, ülkemizde üniversite sınavına girmiş Türk öğrenciler tercih edebilecek."Azerbaycan ve Kazakistan'da bulunan okullarda eğitim dilinin Türkiye Türkçesi olduğunu ifade eden Bostan, "Geniş bilgi edinmek için Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı ile bağlantı kurulmalıdır" dedi. Bostan, "Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı, Türkiye dışında Türk dünyasından gelen fakir öğrencilere de bu okullarda okuma imkanı tanımaktadır. Türk Eğitim-Sen olarak başta Prof. Dr. Turan Yazgan olmak üzere Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı'na hizmet eden bütün dostlarımıza teşekkür ediyoruz" ifadesini kullandı. (AS-AS-EA-Y)
Kaynak: http://www.dikkathaber.com/haber/20100722/azerbaycan-ve-kazakistan-da-universite-okuma-imkani.html




Kazakistan 2010`da yüzde 10 büyüyecek
Kazakistan'da sanayi üretim hacminin 2010 yılında yüzde 10 oranında büyüyeceği açıklandı.

Kazakistan Sanayi ve Yeni Teknolojiler Bakanlığı Sanayi Komitesi Başkanı Amangeldi Taspihov, bakanlık tarafından düzenlenen sanayinin gelişimi ve sorunları konulu toplantıda yaptığı konuşmada, sanayi üretiminin 2010 yılında yüzde 10 büyüme sağlayacağını söyledi.2010 yılında Kazakistan içerisinde sanayi üretim hacminin 5 trilyon 500 milyon tenge tutarını aştığını anlatan Taspihov, Kazakistan'ın Yenilenebilir Sanayi Programı kapsamında yüksek gelişim temposunu korumaya çalıştığını ifade etti.Kazakistan 2010 yılının Ocak-Nisan aylarında da BDT ülkeleri arasında ekonomik büyüme bakımından 5. sıraya yerleşmişti.
Kaynak: http://piyasanet.hurriyet.com.tr/%5Cc%5Chaber_ic.asp?id=716515





Kazakistan 39,2 milyon ton petrol üretti
Kazakistan'da 2010 yılının ilk altı ayında 39 milyon 200 bin ton petrol ütetildiği bildirildi.

Kazakistan İstatistik Kurumu Başkanı Alihan Smayilov, Kazakistan'da 2010 yılının ilk altı aylık döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre petrol üteriminin yüzde 6.4 oranında artarak 39 milyon 200 bin tona ulaştığını açıkladı. Doğalgaz ve akaryakıt üretiminde de bir önceki yıla oranla büyük artışlar yakalandığını ifade eden Smayilov, Ocak-Haziran döneminde önceki yılın aynı dönemine göre doğalgaz üretiminde yüzde 5,1 oranında bir artışla 18 milyar 500 milyon metreküp doğalgaz üretildiğini söyledi. Smayilov, benzin üretiminin de bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 32 oranında artışla 1 milyon 600 bin tona ulaştığını kaydetti.
Kaynak: http://ihlassondakika.com/detail.asp?id=292746




Kırgızistan'da göçler sürüyor
Kırgızistan'ın güneyinde geçen ay 5 gün süren silahlı çatışmanın ardından göç hareketinin sürdüğü bildirildi.

Kırgızistan İş, Çalışma ve Göç Bakanı Aygül Rıskulova yaptığı açıklamada, son bir aylık kayıtlara göre, Oş eyaletinden 8 bin 688, başkent Bişkek'ten 9 bin 926 vatandaşın ülke dışına göç ettiğini söyledi. Rıskulova, ülkeyi terk eden vatandaşların Rusya'nın Moskova, Krasnoyarsk, Ekaterenburg ve Novosibirsk kentlerine yerleştiğini ifade etti.
Kaynak: http://www.ihlassondakika.com/detail.asp?id=293084




Katledilen şehir; Oş
Zafer Gençosman


Büyük devletler büyük ve sinsi oyunlar oynuyorlar her yerde olduğu gibi Fergana vadisinde de, küçük halklar onların oyunlarında figüran ve oyuncak olmaktan kurtulamıyorlar.

Yazının tamamı için: http://www.dunyabulteni.net/author_article_detail.php?id=14109




Kırgızistan AGİT'ın polis gücü kararından memnun
Kırgızistan Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatının (AGİT) Kırgızistan'a polis gücü gönderilmesine onay vermesini olumlu karşıladı.


Bakanlıktan yapılan açıklamada, Kırgızistan'ın güneyinde uluslararası polis gücünün konuşlandırılmasının, "yıkıcı güçlerin yeni huzursuzluk ve istikrarsızlık çıkarmasını engelleyeceği ve güvenlik birimlerin modernizasyonu açısından çok yararlı ve etkili olacağı" belirtildi.AGİT'in Kırgızistan'ın güneyine göndereceği 52 kişilik silahsız polis gücünün 4 ay görev yapacağı bildirilmişti.
Kaynak: http://www.hurriyet.com.tr/dunya/15396418.asp




'Kosova KKTC'ye emsal olsun' temennisi
KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Uluslararası Adalet Divanının Kosova'nın bağımsızlığını meşru ilan eden kararının "bazı çevreleri çözüme motive etmesi" temennisinde bulundu.


Eroğlu, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nu kabulünde yaptığı açıklamada, Uluslararası Adalet Divanının Kosova ile ilgili aldığı kararı müzakere heyetiyle birlikte enine boyuna değerlendirip gerekli açıklamayı yapacaklarını belirtti.
Masada kalıcı, adil ve yaşayabilir bir anlaşma aradıklarını belirten Eroğlu, "Uluslararası Adalet Divanının, Kosova'nın bağımsızlığını meşru ilan eden kararı, belki bazı çevreleri çözüme motive eder" dedi.



Kosova cini şişeden çıktı
Lahey'in bağımsız Kosova'yı meşru gören kararının KKTC gibi ülkelere emsal olup olmayacağı tartışılıyor

BELGRAD - BM’ye bağlı Uluslararası Adalet Divanı’nın (ICJ) Kosova’nın tek yanlı bağımsızlık ilanını uluslararası hukuka uygun bulmasının ardından kararın başta KKTC olmak üzere bağımsızlık arayan bölgelere emsal teşkil edip etmeyeceği tartışması başlarken Sırbistan ‘Kosova için savaşın süreceğini’ duyurdu. ABD, tüm ülkeleri Kosova’yı tanımaya çağırırken Almanya, kararın KKTC’ye emsal olamayacağını savundu. ICJ’nin Belgrad’ın talebi üzerine önceki gün tavsiye niteliğinde aldığı ‘Uluslararası hukuk bağımsızlık ilan edilmesine yönelik uygulanabilir yasak içermiyor. Bu nedenle Kosova’nın 17 Şubat 2008’deki bağımsızlık ilanıyla uluslararası hukuk çiğnenmemiştir’ yönündeki karar uluslararası toplumdaki tartışmayı yeniden alevledi. ‘Sırplar için Waterloo’ Kosova Başbakanı Haşim Taçi “Bu bir zafer. Bundan böyle Kosova bir devlet gibi faaliyet gösterecek. Karar NATO, AB ve BM’ye entegrasyonun yolunu açıyor” değerlendirmesini yaparken Sırbistan Devlet Başkanı Boris Tadiç, Kosova’nın bağımsızlığını asla tanımayacaklarını yineledi. Tadiç BM Genel Kurulu’ndan Sırp-Arnavut sorununa müzakere yoluyla çözüm çağrısı yapan bir karar çıkarmaya çalışacaklarını söyledi. Sırbistan’ın Press gazetesi Belgrad’ın bu tutumunu ‘Kosova ile ilgili savaş sürecek’ manşetiyle duyururken Epoka e Re gazetesi, ‘Sırbistan askeri ve siyasi yenilginin ardından hukuk savaşını da kaybetti’ dedi. Zeri gazetesi Nayolyon’un 1815’te kaybettiği Waterloo savaşına atfen ‘Lahey Tadiç için Waterloo’ya dönüştü’ yorumunu yaptı. Sırp basınında ‘Kararın İspanya, İskoçya, İrlanda ve Türkiye’de küresel barışın tehlikeye soktuğu’ yorumları öne çıktı. Alman Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle ise, kararın Kıbrıs veya başka bir ülke için geçerli olmayacağını savunarak “Kararın diğer örneklerle ilişkisi yok” dedi. Çin ve Rusya tanımıyor Rusya Dışişleri “Kosova’nın bağımsızlığını tanımama yönündeki tutumumuz değişmedi” diye çıkışırken Çin Dışişleri’nin tepkisi şu oldu: “Sırbistan’ın toprak bütünlüğüne saygı gösteriyoruz ve BM çerçevesindeki görüşmelerle tarafların kabul edebileceği çözümü bulmanın en iyi yol olduğunu düşünüyoruz. Karar müzakere ile çözüm bulmayı zorlaştırdı.” Buna karşın ABD, Kosova’yı tanıyan cepheyi genişletmek için kolları sıvadı. Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Sırbistan dahil tüm ülkeleri Kosova’nın bağımsızlığını tanımaya çağırdı. Kosova’yı Türkiye ve AB’nin 22 üyesi dahil 69 ülke tanımış durumda. AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, Priştine ve Belgrad’ı diyalog kurarak geleceğe bakmaya davet etti: “Şimdi öncelik geleceğe yönelmek olmalı. Sırbistan’ın geleceği AB’de, Kosova’nınki de öyle... İyi komşuluk ilişkileri, bölgesel işbirliği ve diyalog AB’nin temeli.” Fransa Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner, kararı ‘geri dönüşü olmayan bir karar’ diye niteledi. BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun ise kararın ardından provokasyon uyarısında bulundu. (aa, afp, Reuters, ap)


Kaynak: http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetay&ArticleID=1009800&Date=24.07.2010&CategoryID=81



Özbekistan'da 2 bin kişi 100 yaşının üzerinde
Özbek basını, 28 milyonlu nüfusa sahip Özbekistan'da 100 yaşının üzerinde 2010 insanın yaşadığını duyurdu.

Yerel basında çıkan haberlerde, ülkede 100 yaşın üzerinde en fazla insanın Kaşkaderya vilayetinde bulunduğu belirtildi. Kaşkaderya'da 100 yaşın üzerindekilerin sayısı 309. Haberlerde, 309 kişinin 287'sinin kadın, sadece 22'sinin erkek olduğu vurgulandı. Fergana'da ise 100 yaşını dolduranların sayısının 294, Surhanderya'da 259, Andican'da 245, Namangan'da 213, Semerkant'ta 145 olduğu ifade edildi. Başkent Taşkent ise 100 yaşın üzerinde en az insanın yaşadığı kent oldu. Taşkent'te, 100 yaş üzeri sadece 17 kişi bulunuyor. Bunların da 16'sının kadın, sadece bir tanesinin erkek olduğu belirtildi. Özbekistan'ın 28 milyonluk nüfusu içinde, 17 milyon çalışanı bulunuyor.
Kaynak: http://www.haberturk.com/dunya/haber/534854-ozbekistanda-2-bin-kisi-100-yasinin-uzerinde


Özbekistan, 57 işletmeyi yatırım şartıyla bedelsiz satacak
Özbekistan hükümeti, 57 işletmeyi yatırım yapma şartıyla bedelsiz satacağını açıkladı.

Özbekistan Devlet Mülk Komitesinden yapılan açıklamada, çalışmayan, verimsiz olarak çalışan veya inşaatı tamamlanmayan 57 işletmenin yatırım yapma mecburiyetiyle bedelsiz satışa çıkarılacağı belirtildi.
Açıklamada, söz konu işletmelerin satılmasıyla ilgili ihalenin ağustos ayında düzenleneceği kaydedilirken, ihalelere, yerli ve yabancı yatırımların katılabileceği bildirildi.
Açıklamada, Fergana'da 11, Taşkent, Nevai ve Sirderya'da 7'şer, Buhara'da 6, Harezm ve Andican'da 5'er, Namangan'da 4, Kaşkaderya ve Cizzah'ta 2'şer, Karakalpakistan'da ise 1 işletmenin satılmasıyla ilgili söz konusu ihalelerin, bu işletmelerin yerleştiği Vilayet İhale Komisyonu tarafından gerçekleştirileceği belirtildi.
Kaynak: http://www.yatirimlar.com/content/view/49301/19/



Türkiye, insansız hava aracı yapacak güçte
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, ''Türkiye, insansız hava araçlarının istihbarat amaçlısını da silahlısını da yapabilecek bir teknolojik güce ulaşıyor'' dedi.

Bakan Ergün, Trabzon Ticaret ve Sanayi Odasında (TTSO) iş adamları ve esnaf odaları temsilcilerinin katılımıyla düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin kaybettiği zamanı ve fırsatları geri kazanmak ve dünyada hak ettiği yere gelmesi için artık kaybedecek zamanı olmadığını söyledi. Ergün, ''Mutlaka daha hızlı hareket etmemiz lazım. Elimizdeki işleri sürüncemede bırakacak vaziyetimiz yok. Nokta atışı yapmak, attığımızı 12'den vurmak mecburiyetindeyiz. Bizim öyle karavana atacak mermimiz yok. Biz her işimizi isabetli ve hızlı yapmak mecburiyetindeyiz ve Türkiye'nin altyapısını da buna uygun hale getirmeliyiz'' diye konuştu.Gençlerin projesine güvendiklerini ve başlangıç sermayesi verdiklerini ifade eden Bakan Ergün, şunları kaydetti:''Bazen diyorlar ki 'bu çocuklar parayı batırır' ya batırırsa batırsın, onlar batırsın. Bu memleketin parasını ne kafası çalışmayan adamlar batırdı. Kafası çalışan, bir projesi, heyecanı olan, 'Ben bir şey yapmak istiyorum', 'Ben bir şey yapmak istiyordum ama bana destek olan çıkmadı' demesin gençler. Projen var mı? O zaman para hazır var. Bundan sonra bedava para yok kimseye. Projesi olan desteği alacak, projesi olmayan boş boş dolaşan, istediği kadar 'destek' diye konuşsun, bir şey yok. Projen var mı? Bagajda para var, getirin verelim arkadaşlar. Arabanın bagajında hazır, öyle değil de yani para var, yeter ki sen proje yap. Bugüne kadar 180 gencimize destek verdik.''Bakan Ergün, tekno parkların Türkiye'nin ileri teknolojiye ulaşması ve rekabet şansını artırması açısından çok önemli olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:''7 yıl içinde teknopark sayısı 2'den 38'e çıktı. Bunları hep destekledik. Bin 300 firma bu teknoparklarda teknolojik araştırma yapıyor, 12 bin civarında mühendis, öğretim üyesi, teknik eleman ARGE faaliyeti yürütüyor. 4 binden fazla proje üzerinde çalışılıyor teknoparklarda. KTÜ teknoparkında olduğu gibi kök hücre tedavilerinden tutun da nanoteknolojiye, uzay, tıp, savunma sanayi teknolojilerine kadar çok değişik alanlarda üretimler yapılıyor. Bütün bunlar bize önemli avantaj sağlıyor. Bugün Türkiye kendi insansız hava araçlarını yapabilecek bir noktaya ulaşmıştır, işte bu teknolojik araştırmalar sayesinde. Bu insansız hava araçlarının istihbarat amaçlısını da silahlısını da yapabilecek bir teknolojik güce ulaşıyor Türkiye. Bizim potansiyelimiz var, yeter ki desteklensin, ilgi görsün.''Sanayi ve Ticaret Bakanı Ergün, Türkiye'nin sağdan soldan, içerden dışardan rahatsız edilmesinin temelinde bu gelişmelerin yattığının görülmesi gerektiğine dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:''Rahatsız edileceğiz, rahatımız kaçacak diye de bu işleri yapmaktan geri kalamayız. Evet, Türkiye gibi bir ülke rahatsız edilir, çünkü potansiyeli çok yüksek bir ülke burası. Etrafını ve dünyayı etkileyebilecek güce, potansiyele sahip bir ülke burası. Dolayısıyla bu gelişmeler oldukça Türkiye ilerledikçe Türkiye'nin bu ilerlemesinden, gelişmesinden rahatsız olanlar da olur ve zaman zaman da başımızı ağrıtacak durumlarla karşı karşıya kalabiliriz. Ama 'rahatımız kaçmasın, azıcık aşım ağrısız başım' diyecek bir ülke değiliz. Geri durursak o zaman hiçbir iş yapamayız, o zaman hiç rahat edemeyiz, geleceğimiz olmaz çünkü. Geleceği olmayan bir ülke haline gelmek, bizim gibi bir topluma yakışacak işler değildir.''


-''İŞ BİRLİĞİ, GÜÇ BİRLİĞİ VARSA BÜYÜME VE İHRACAT ARTIŞI OLUR''

-Türkiye'nin içe kapanarak mesafe alamayacağını belirten Bakan Ergün, şunları söyledi:''Türkiye dışarıya açılacak ve ürettiği ürünleri dünya pazarlarına pazarlayacak bir ülkedir. Dünya ve komşuları ile iyi ilişkiler kurarak bu zenginlikleri oluşturacak bir Türkiye'den komşularla sıfır problem politikasının temelinde bu var. 'Bu politika ne işimize yaradı' dersen, şu işimize yaradı. Komşularla ticaret 5 kat arttı. İyi ilişkiler varsa iyi ticaret var. Bu fırsatları iyi değerlendirmeliyiz. Günümüz iş dünyasının en çok aradığı değer farklı olmak, farklılıklar üretmektir.''Nihat Ergün, 2002'de göreve geldiklerinde ekonomide çok önemli yapısal reformlar gerçekleştirme kararlılığı gösterdiklerini ve gerçekleştirdiklerini ifade ederek, şunları kaydetti:''Bankacılık, kamu maliyesi, sosyal güvenlik gibi alanlarda yapılan reformlarla ekonomiye güven ve istikrar kazandırıldı. Enflasyon oranı, kamu borçları ve bütçe açıkları gibi makro ekonomik göstergelerde çok önemli bir seyir yakaladık. Bunlar niye önemli biliyor musunuz? Ülke ekonomisine güven duyulmasıyla ilgili bunlar. Eğer ülkede mali disiplin yoksa, enflasyon almış başını gitmişse kamu borçları kontrol altıda değilse ödenemez, çevrilemez hale geldiyse o zaman o ülkenin ekonomisine kimse güvenmez. O zaman kimse uzun vadeli, kalıcı yatırım peşinde koşmaz. Herkes günübirlik kapkaç yapar. Bir günde ne kar edecekse onun hesabını yapar.''Sağlıklı bir ekonominin, herkesin önünü görebildiği uzun vadeli, kalıcı hesap yapabildiği bir ekonomi olduğunu bildiren Bakan Ergün, şöyle konuştu:''Önce bunu sağlamak lazımdı ve biz onu sağlamış olduk. Ekonomide enflasyonla mücadele ederken, mali disipline uyarken, büyüme ve canlılık kazanmak son derece zor. Bir taraftan disiplin uygulayacaksınız, bir taraftan da ekonominiz büyüyecek, bunlar birbiriyle çelişir zaman zaman. Kamu harcamalarını kontrol altında tutacaksınız, ama biz politikayı değiştirdik dedik ki Türkiye ekonomisi kamu harcamalarıyla değil özel yatırımlarla ve özel tüketimle büyüyecektir. Kamu harcamaları disiplin altında tutulacaktır, özel yatırımların ve özel tüketimlerin önü açılacaktır. İşte bu politika çok isabetli olarak Türkiye'nin bir taraftan kamu dengelerini oturtmasına imkan verdi, bir taraftan da ekonomik büyüme gerçekleştirilmiş oldu. Biz bütün bunları başardık. Dengeleri yerli yerine oturttuğumuz bir dönemde milli gelirimiz de 3 kat artmış oldu. Türkiye 240 milyar dolar üretim yaparken, 750-800 milyar dolara yakın yılda üretim yapan bir Türkiye ortaya çıkmış oldu. Makro ekonomide yaptığımız reformları, reel sektörümüze de en hızlı şekilde yansıtmaya bu süreçte gayret ettik. Vatandaşlarımızın alım gücünü sürekli yükselterek dinamik bir iç pazar oluşmasını da zeminini hazırlamış olduk.''Bakan Ergün, aktif bir dış politika anlayışı izleyerek ihracatı artırdıklarını belirterek, şöyle devam etti:''Nasıl oldu da 2002'de 36 milyar dolar olan ihracat, 2008 yılına geldiğimizde 6-7 sene içinde 132 milyar dolara çıktı. Herkes gelip de 'Türkiye ne iyiymiş, gidelim Türkiye'den mal alalım' diye buraya mı koşturdu? Yoksa biz dünyayı karış karış dolaştık mı? Dünyayı dolaşmazsan, dünyada ne fırsatlar var bunları aramazsan, bu rakamlara da ulaşamazsın. Muhalefet partileri o dönemde, 'bunlar uçaklara atlayıp atlayıp geziyorlar' zannettiler. İşimiz gücümüz yok, turistik seyahat yapıyoruz yani, 'Burada ne güzel deniz, kum, tarihi eser varmış, çoluk çocuk gezelim' böyle mi? Hayır. Her gittiğimiz yerde vizelerin kaldırılması, serbest ticaret, gümrüklerde teknik iş birliği, çifte vergilendirmenin önlenmesi anlaşması gibi anlaşmalar imzaladık ve o yoldan özel sektör temsilcileri, sizler ilerlediniz, ürettiğiniz ürünleri oralardaki fuarlarda sergilediniz, geniş bağlantıları kurdunuz ve 36 milyar dolardan 132 milyar dolara böyle çıktı Türkiye. Tam bir kamu, özel sektör iş birliğiyle oldu. İş birliği, güç birliği varsa büyüme ve ihracat artışı olur. Dağınıklık, siyasi istikrarsızlık varsa, güven ortamı yoksa, bir kaos ortamı varsa, gelecek belirsizse bu rakamların hiçbir tanesi olmaz.''Türkiye'nin daha önce çok sınırlı ticaret yaptığı Ortadoğu, Afrika ve Güney Amerika gibi yeni ve büyük pazarlara açılım gerçekleştirildiğini kaydeden Bakan Ergün, şöyle dedi:''2008 sonunda ortaya çıkan küresel kriz doğal olarak Türkiye'yi de bir miktar etkiledi, ancak ülkemiz bu krize en son giren ve en erken çıkan ülkelerden birisi oldu. Niye, çünkü daha önceden aldığımız tedbirler ve pazarlarımızı çeşitlendirmiş olmamız sebebiyle. Türkiye krizden güçlü bir şekilde çıktı. Bu çok önemli, zira birçok gelişmiş ülke hala bu krizin yaralarını sarmaya çalışıyor. Yola erken çıkan bir ülke olarak, diğer birçok ülkeye göre önemli avantajlara sahibiz. Kamu maliyesi ve finans sektörü açısından dünyanın en çok güven duyulan ülkelerinden birisiyiz. Bugün örnek gösterilen ülkelerden birisiyiz. Bu güçlü yönlerimizle reel sektörün dönüşümünü bir arada yürüttüğümüz takdirde bizleri çok güzel günler bekliyor.''


-''3 ÖNEMLİ KANUN DEĞİŞİKLİĞİ''-
Türkiye'nin 2010'un ilk çeyreğinde yüzde 11.7 oranında büyüyerek Avrupa'nın en hızlı büyüyen ülkesi olduğunu, dünyada ise ikinci sırada yer aldığını ifade eden Bakan Ergün, sözlerini şöyle sürdürdü:''Bu büyüme rakamları kağıt üstünde kalmıyor. Son aylarda yaptığımız yurt içi gezilerinde birçok fabrikanın ya temel atmasına ya açılışına katılıyoruz. Krizde yatırım yapmış adam. Türkiye'nin sağlam temellerine güveniyor ve dünya pazarlarına bu sağlam temeller üzerinde yatırım yaparak açılıyor. Zenginliğimizin artması, işsizliğin azalması açısından son derece önemli ve değerli. Nisan ayında işsizlik rakamımız bir önceki yılın aynı dönemine göre 2.9 puan azaldı ve yüzde 12 seviyesine geldi. Bu dönemde AB'nin 27 ülkesinde işsizlik rakamı 1 puan artı. Sadece bu rakam bile Türkiye ekonomisinin AB ekonomilerinin birçoğundan daha iyi performans gösterdiğini açıkça önümüze koymaktadır.''Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, bu başarılara kamu ve özel sektör iş birliğinin en üst düzeyde gerçekleşmesi ile ulaştıklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:''Hükümet olarak bundan sonra da işbirliğini daha fazla güçlendirmeye ve ülkemizin zenginliğini artırmaya kararlıyız. Reel sektörümüzü geleceğe en iyi şekilde hazırlamak amacıyla sanayimiz ve alt sektörler için strateji belgeleri hazırladık. Bu strateji belgelerinin temel hedefi, ülkemizi üretim ve teknoloji üssü haline getirmektir. ARGE merkezleri, sanayi üniversite iş birliği projeleri, teknoparklar, tekno girişim sermayesi desteği gibi projelerde, ülkemizin teknoloji kapasitesini de artırıyoruz. KOSGEB'in yeni bir dönem başlatan yeni destek programlarıyla reel sektörümüzün küresel rekabet gücünü de artırmayı planlıyoruz. Her KOBİ'ye aynı desteği verme dönemi bitti. KOBİ'lerin kendi özelliklerine uygun esnek destekler dönemini başlattık. Bu yasama yılına yetişmedi, ama Meclis yeniden açıldığında 3 önemli kanun değişikliği gerçekleştireceğiz. Bunlardan birisi organize sanayi bölgelerinde bedelsiz arsa tahsisi uygulamasını uzatmış olacağız. Organize sanayi bölgesi statüsünde olmayan sanayi bölgelerine belli şartları yerine getirmeleri ve talep etmeleri halinde ıslah sanayi bölgesi statüsü kazandıran yeni bir düzenleme yapacağız. Son olarak zaman sınırını kaldırarak özel endüstri bölgelerine başvuru sürelerindeki kısıtlamalara son vereceğiz.''
Kaynak: http://finans.samanyoluhaber.com/h_437376_turkiye,-insansiz-hava-araci-yacak-gucte-.html


Petkim'e 4.5 milyar dolarlık yatırım
Petkim tarihinin en büyük dönüşümüne hazırlanıyor. 4.5 milyar dolarlık yatırımla ithalatla gelen motorin ve jet yakıtı artık Türkiye'de üretilecek


İSTANBUL - Türkiye’nin ilk ve tek petrokimyasal ürün üreticisi Petkim, 2008 yılı mayıs ayında tamamlanan özelleştirme süreci sonrasında tarihinin en büyük dönüşümüne hazırlanıyor. Petkim’in yeni sahibi Socar&Turcas Grubu’nun, Aliağa Kompleksi içinde yapacağı Ege Rafinerisi’nin Lisanslandırma Töreni Enerji Bakanı Taner Yıldız, EPDK Başkanı Hasan Köktaş ve Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi (Socar) yöneticilerinin katılımıyla yapıldı.‘Cumhuriyet tarihinde tek noktaya yapılacak en büyük özel sektör yatırımı’ hakkında bilgi veren Socar&Turcas Enerji A.Ş CEO’su ve Petkim Yönetim Kurulu Üyesi Kenan Yavuz, projeyi her zaman ‘Türkiye’nin en büyük yerlileştirme projesi’ olarak adlandırdıklarının altını çizdi. Hammaddenin tamamı yerlileşecek10 milyon ton/yıl kapasiteli Türkiye’nin ilk petrokimya rafinerisi devreye girdiğinde, Petkim’in bugün yüzde 100 dışa bağımlı olduğu hammaddesinin tamamen yerlileşeceğine dikkat çeken Yavuz, “Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) başvurumuzla başlayan çok zorlu bir süreci titizlikle tamamladık. Önce ÇED daha sonra ise lisanslandırma aşamalarında gerek sayın Enerji Bakanımız Taner Yıldız’ın gerekse EPDK Başkanımız Hasan Köktaş’ın unutamayacağımız desteklerini gördük. Bu dev yatırım Türk insanı için iş, Türk sanayicisi için yerli hammadde, Türk ekonomisi için katma değer ve hepsinden önemlisi Türkiye-Azerbaycan stratejik ortaklığının ekonomik alandaki temeli olacak” dedi. Cari açık 5 milyar dolar azalacakTürkiye’nin bu rafineride üretilecek tüm ürünlerde net ithalatçı olduğunu kaydeden Yavuz; nafta, jet yakıtı, ultra düşük kükürtlü motorin, LPG, petrokok ve ksilen gibi ürünlerin yerlileştirilmesiyle ‘Rafineri-Petrokimya-Enerji-Lojistik’ dikey entegrasyonu kurularak cari açıkta en az 5 milyar dolarlık azalma yaşanacağını vurguladı. Socar&Turcas Grubu’nun Petkim’e çizdiği vizyonun sadece petrokimya Ege Rafinerisi ile sınırlı kalmayacağını da sözlerine ekleyen Yavuz, “Bu entegrasyonu tamamlayarak Cumhuriyetin 100. yılında 10 bin kişilik istihdama ulaşacaklarını sözlerine ekledi. Yavuz, 2023’teki hedeflerini, ‘10 milyon ton rafineri ürünü, 1 milyon TEU kapasiteli konteyner ve 25 milyon ton sıvı yük elleçlenecek liman, enerji ve lojistik faaliyetler bütünü sayesinde 15 ila 20 milyar dolar ciro’ şeklinde açıkladı. 10 bin kişi faydalanacakRafineri, Socar&Turcas Rafineri A.Ş. şirketi tarafından Petkim Aliağa Kompleksi içinde 1375 dönümlük arazide kurulacak. Ege Rafinerisi, petrokimyanın ana hammaddeleri olan nafta, LPG ve ksilenlerin yanında; Türkiye’nin bütünüyle ithalâta bağımlı olduğu motorin, jet yakıtı gibi ürünleri de üretecek. Yılda yaklaşık 10 milyon ton ham petrol işleyecek. İnşa aşamasında 7 ilâ 13 bin, faaliyet aşamasında yaklaşık 1000 kişilik istihdam sağlayacak. Çarpan etkisi düşüldüğünde, bölgede en az 10 bin insan bu ekonomik aktiviteden yararlanacak. Rafinerinin 2014 yılı sonunda devreye alınması hedefleniyor. (Radikal)
Kaynak: http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalHaberDetay&Date=&ArticleID=1009670


Türkmenistan-Türkiye ilişkileri Ankara'da ele alınacak
Türkmenistan ile Türkiye arasında oluşturulan hükümetlerarası ekonomik komisyonun üçüncü dönem toplantısı Ankara'da yapılacak. Türkmen tarafı, 27-28 Temmuz'da yapılacak bu toplantı için hazırlıklarını sürdürüyor.

Ticaret, tekstil ve borsadan sorumlu Devlet Başkanı Yardımcısı Hocamuhammed Muhammedov, gerçekleştirilen Bakanlar Kurulu toplantısında sözkonusu toplantı ile ilgili yapılan hazırlıklar konusunda bilgi verdi.
Devlet Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov, iki ülke arasındaki verimli işbirliğinin arttırılması için önemli potansiyelin bulunduğunu kaydetti. Türkmen lider ayrıca, hükümetlerarası ekonomik komisyon toplantılarının karşılıklı çıkara dayalı işbirliğinin yoğunlaştırılmasına önemli katkı sağladığını belirtti.
Türkmenistan ile Türkiye arasındaki hükümetlerarası ekonomik komisyon ikinci dönem toplantısı 21-22 Mayıs 2009 tarihinde Aşkabat'ta yapılmıştı. Toplantıya Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız başkanlığında kalabalık bir heyet katılmıştı.
Kaynak: http://www.dikkathaber.com/haber/20100724/turkmenistan-turkiye-iliskileri-ankara-da-ele-alinacak.html


Dünyanın en mutlu ülkeleri
Gallup şirketinin yaptığı araştırma sonucunda dünyanın en mutlu ve mutsuz ülkeleri belli oldu.

Dünyanın en mutlu ülkeleri Avrupa kıtasında, en mutsuz ülkenin bir Afrika ülkesi olması ise hayli manidar!Dünyaca ünlü araştırma şirketi Gallup, 2005-2009 yıllarında 155 ülkeden binlerce insanla görüşüp ülkelerin mutluluk durumunu buldu. Sonuçlara göre Sıralamada ilk sıraya Danimarka yerleşti. Onu Finlandiya, Norveç ve İsveç takip ediyor.


TÜRKİYE 103'ÜNCÜ SIRADA
155 ülke arasında 'en mutsuz', Afrika ülkesi Togo. Türkiye ise 103'üncü sırada. BDT ülkelerinden Rusya 73., Kazakistan 70., Özbekistan 85., Kırgızistan 103. ve Tacikistan 130. sırada.


TÜRKMENİSTAN İLK 20'DE
Türkmenistan, mutlu ülkeler sıralamasında ilk 20 ülke arasına girdi. Dünyanın en mutlu insanları sıralamasında Türkmenistan Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkeleri ile birlikte Almanya, Fransa ve Japonya gibi ülkeleri de geride bıraktı.
Türkmenistan'ın mutlu ülkeler sıralamasında ön sıralarda bulunması ülke yönetimini de sevindirdi. Devlet Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov başkanlığında yapılan Bakanlar Kurulu'nda bu konu gündeme getirildi. Ekonomiden sorumlu Devlet Başkanı Yardımcısı Tuvakmammet Caparov, Gallup şirketinin yaptığı araştırma sonucunda Türkmenistan'ın yaşam kalitesi bazında 155 ülke arasında 18. sırada, Asya bölgesinde ise 2. sırada bulunduğunu kaydetti.
Kaynak: http://www.aksam.com.tr/2010/07/24/haber/dunya/5939/dunyanin_en_mutlu_ulkeleri.html

17 Temmuz 2010 Cumartesi



17 Temmuz 2010 Cumartesi

Azerbaycan'la ticaret açılımı
Azerbaycan'da kurulan Türk Dünyası Riyad Ticaret Merkezi, Türk işadamlarını bekliyor. Türkler'den 6 ay boyunca kira alınmayacak.

Azerbaycan’da toplam 1.2 milyar dolarlık yatırımla gerçekleştirilecek Türk Dünyası Ticaret Merkezi, Türk işadamlarını bekliyor. Merkezde bulunan yaklaşık 3 bin işyerinden, 700’ü kiralanmış durumda.
Ticaret merkezinde işyeri alacak Türk girişimciler için 6 ay ücretsiz yer tahsisi yapılacak.
Daha sonraki aylarda ise kira metrekare başına 10 dolar olacak. Resmi açılış 29 Temmuz’da Devlet Bakanı Zafer Çağlayan’ın katılımıyla gerçekleştirilecek.
Merkezde Türk adamlarına vergi indirimi ile vize, gümrük ve para transferinde kolaylıklar sağlanacağı bildiriliyor.
Proje, Azerbaycan ile Türkiye arasında yeni bir ihracat açılımı olarak nitelendirilirken, Türkiye’nin Azerbaycan’a olan 2 milyar dolarlık ihracatının 4 milyar dolara çıkarılacağı savunuluyor. Projede 2 Türk, 3 de Azeri ortak bulunuyor.
Adanalı işadamı Halil Çetinkurt ile Ankaralı işadamı Metin Akyüz’ün projedeki en büyük Azeri ortağı Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in amcasının torunu Riyad Aliyev. Bakü’ye 7 kilometre uzaklıkta Rusya otobanı üzerinde olan merkez, Riyad Aliyev’in adını taşıyor.
Kaynak http://www.dunyabulteni.net/news_detail.php?id=121780


Azerbaycan ve Niğde Gençlik Merkezi öğrencileri, Karabük'te
Gençlik Değişimi projesi kapsamında; 25'i Karabük, 28'i Azerbaycan ve 23'ü Niğde Gençlik Merkezi üyeleri olmak üzere toplam 76 kişi Karabük'te çeşitli gezi ve etkinliklerde bulunacak.
Proje kapsamında Karabük'e gelen Azerbaycan ve Niğdeli öğrenciler Karabük Valisi İzzettin Küçük'ü ziyaret etti.

Ziyaret dolayısıyla memnuniyetini dile getiren Vali Küçük, "Sizlere Karabük'te misafir etmekten büyük gurur duyuyoruz. Proje kapsamında ilimize gelen siz sevgili gençlerimize ilimizin doğal, kültürel ve tarihi güzelliklerini en iyi şekilde tanıtmaya çalışacağız. Sizler gezdikçe daha çok şeyler göreceksiniz, gördükçe kıyas edeceksiniz, kıyas ettikçe de anlayacaksınız. Ben bugün aranızda oluşan bu kardeşliğin ebediyete kadar sürmesini diliyorum. Hepinizin Karabük'te güzel günler geçirmesini diliyorum." dedi.
Ziyaretin sonunda Azerbaycan'dan ve Niğde'den gelen gençler Vali İzzettin Küçük'e yöresel hediyeler takdim ettiler.




Almanya ve Fransa'dan AGİT'e Kırgızistan uyarısı

Almanya ve Fransa, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'nın (AGİT) Kırgızistan'a polis gücü göndermesi için baskıyı artıyor. Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle ve Fransız mevkidaşı Bernard Kouchner, bu yöndeki taleplerini Kazakistan'ın Almatı kentinde düzenlenen AGİT toplantısında gündeme getirdi. Kırgızistan'ın geçici devlet başkanı Rosa Otunbayeva de bu plana onay vermiş ve AGİT'in misyonu ile ilgili koşulların çerçevesi oluşturulmuştu. Ancak 52 kişilik uluslararası polis gücünün etnik huzursuzlukların yaşandığı bölgeye gönderilmesi için ilgili kararın AGİT'te oylanması gerekiyor.




KKTC’ye 100 milyon dolarlık turizm yatırımı
Türkiye’nin önemli turizm şirketlerinden ETS Group, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde dev bir yatırım hayata geçiriyor.

Toplam 100 milyon dolarlık yatırımla, 2013 yılında tamamlanması planlanan Lara Park Projesi’nin temelleri 19 Temmuz 2010 Pazartesi günü düzenlenen törenle atılacak.
KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, KKTC Başbakanı İrsen Küçük, TC Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, ETS Group Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ersoy'un katılımıyla gerçekleşecek.





Türkiye, Nahçıvan’a ‘sıfır kâr’la Azeri gazı iletecek
Türkiye, beyaz Azerbaycan olarak nitelendirilen ve Haydar Aliyev’in memleketi olarak bilinen Nahçıvan’a 500 milyon metreküp Azeri gazını sıfır kârla iletmek için dün ilk imzayı attı.

Botaş ve Socar arasında imzalanan beyanname sayesinde Türkiye, Azeri gazını Nahçıvan’a kendi toprakları üzerinden iletecek. Botaş Genel Müdürü Fazıl Şenel ve Azerbaycan’ın devlet şirketi Socar’ın Başkanı Rövnag Abdullayev arasında dün Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti’ne doğalgaz iletilmesine ilişkin beyanname imzalandı.Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, boru hattının 180-200 kilometre olacağını belirterek, anlaşmanın detayları hakkında Botaş ve Socar’ın ayrıca görüşeceklerini bildirdi. İkinci ihracat ülkesiİmzalanan beyannameyle birlikte Türkiye’nin Yunanistan’dan sonra doğalgaz ihracatı yapacağı ikinci ülke de Azerbaycan oldu. Yıldız, Nahçıvan ile köklü ilişkilere sahip olunduğunu vurgulayarak, “İlişkilerimiz önce kara yolu, sonra elektrikle bağlandı ve imzaladığımız ortak beyanname sonucunda inşa edilecek doğalgaz boru hattı ile daha da zenginleşmiş olacak” dedi.Demiryolu uzayacakYıldız, Türk Hava Yolları’nın (THY) da Nahçıvan’a haftada üç sefer yaptığını hatırlatarak, “Bakü-Kars Demiryolu da inşallah Nahçıvan’a bağlanacak. Ulaştırma Bakanlığı’yla demiryolu hattıyla ilgili görüştük. Projeye çok önem veriliyor” dedi.Iğdır hattı üzerindenBu anlaşma ile Azerbaycan Türkiye’ye Şahdeniz 1 üzerinden verdiği doğalgazın miktarını 500 milyon metreküp artırarak, Iğdır hattı üzerinden Nahçıvan’a doğalgazın iletilmesi sağlanacak. Hattın Türkiye üzerinden iletilmesinde Ermenistan ile Azerbaycan arasında yaşanan sorunlar etkili oldu.
Talimati Erdoğan verdi
Yıldız, Nahçıvan’ın Ali Meclis Başkanı Vasıf Talibov ile ikili görüşmesinde de Başbakan Tayyip Erdoğan’ın da Azerbaycan’la olan ilişkilerin, özellikle enerji alanında güçlendirilmesine ilişkin talimat verdiğini bildirdi. Talibov ise “Bizi ne siyaset, ne iktisat, bizi kökler birleştirir” dedi.








12 Temmuz 2010 Pazartesi





AGİAD üyeleri Azerbaycan'da incelemelerde bulundu

ADANA - Adana Genç İşadamları Derneği (AGİAD) Başkanı Ümit Onatça, Azerbaycan'da kaçırılmaması gereken iş fırsatlarının bulunduğunu söyledi. AGİAD üyeleriyle birlikte gittikleri Bakü'de Türkiye'den gelen işadamlarına özel bir ilginin gösterildiğini belirten Onatça, "Bu bölgenin işadamları Azerbaycan'ı gündemlerinin ilk sırasına yerleştirmeli. Türlü imkanların sunulduğu bölgeyle ilişkilerimizi artırmak istiyoruz." dedi.
Bakü'de yeni inşa edilen Türk Dünyası Riyad Ticaret Merkezi'nde incelemelerde bulunduklarını anlatan Onatça, "Azerbaycan'a ve Türk Cumhuriyetlerine toptan ürün satmak ve burada yer alan işyerlerinde kendini tanıtmak isteyen markalarımız bu işyerinden showroom kiralayabilir. 6 ay kira bedeli alınmayacak iş merkezinde vergi indirimi, çalışma ve oturma izni gibi kolaylıklar sağlanıyor. Biz bu imkanların değerlendirilmesi gerektiğine inanıyoruz." diye konuştu.


Kazakistan, Harekete Geçiyor
Kazakistan'ın başkenti Astana'da, Kırgızistan'a yabancı yatırımcıları çekmek için uluslararası bir toplantı düzenleneceği bildirildi.

Kazakistan Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Kazakistan Dışişleri Bakanı ve AGİT Dönem Başkanı Kanat Saudabayev'in Kırgızistan Cumhurbaşkanı Roza Otunbayeva ile telefonla bir görüşme gerçekleştirdiği ve Kırgızistan ekonomisinin düzeltilmesi, ülkenin istikrara kavuşturulması için Astana'da uluslararası bir toplantı düzenleneceğini ifade ettiği kaydedildi. Kırgızistan Cumhurbaşkanı Roza Otunbayeva'nın 4 Temmuz'da Kazakistan ziyareti sırasında Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev ile yaptığı görüşmede, Kırgızistan ekonomisinin istikrara kavuşması için Kazakistan'ın desteğinin ortaya konduğu bu manada Astana'da bir toplantı düzenlenmesinin iki ülkenin lideri tarafından istendiği kaydedildi. Kazakistan'ın Kırgızistan'a yabancı yatırımcıların gelmesi ve başta Oş ve Celalabad şehirleri olmak üzere yaşanan kargaşadan olumsuz etkilenen bölgelerde kullanılmak üzere bir uluslararası konferans düzenleyeceklerini bildiren Saudabayev, Kırgızistan halkının sürekli yanında olacaklarını ifade etti. Kırgızistan Cumhurbşakanı Roza Otunbayeva da Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev başta olmak üzere Kazak halkına yardım çabalarından dolayı teşekkür etti. Kazakistan ve Kırgızistan arasında bir çalışma grubunun oluşturulduğu, bu çalışma grubunun Kırgızistan ekonomisinin rehabilitasyonu için yapılacakları ortaya koyarak bir eylem planı hazırladıkları kaydedildi


Kırgızistan Felaketinden Doğan “Kırgız-Özbek Dayanışması”-Işık AKSU
Kırgızistan’da yaşanan Nisan devriminin ardından ülkenin güneyinde yer alan Oş ve Celalabad kentinde yaşanan şiddet olayları bir anda tüm dünyanın ve Türkiye’nin dikkatinin bu ülkeye yoğunlaştırmasına neden olmuştu.

Kırgızistan’da 27 Haziran’da düzenlenen Anayasa referandumunun ardından ülkede hayatın normale dönmeye başlaması her ne kadar olumlu bir gelişmeyse de yaraların sarılması, istikrarın tesisi ve Ekim’de düzenlenmesi planlanan seçimlerin sağlıklı bir ortamda gerçekleşmesi için daha yapılacak çok iş var. Gidişat şimdilik iyi, Türkiye başta olmak üzere uluslararası kamuoyunun çabaları etkisini gösteriyor. Ancak gidişata ilişkin çizilen bu olumlu tabloda Özbekistan’ın da hakkını vermek gerekiyor.
Kırgızistan’ın güneyinde, Kırgız-Özbek çatışması olarak lanse edilen, esasında mafya grupları arasında çeşitli provokasyonlar sonucu çıkarak büyüyen şiddet olayları yaşanırken birçok kişi, olayların Özbekistan’a sıçrayıp sıçramayacağını merak ediyor, Orta Asya’nın iyice kaosa sürüklenmesinden endişe ediyordu. Özbekistan’ın olaylara sağduyu ve ustalıkla yaklaşması olası bir krizin önüne geçti.
Kırgızistan’da yaşanan olaylardan kaçan halka Özbekistan’ın kapılarını açması, intikam duygusuyla Kırgızistan’a girmeye çalışanları engellemesi, ihtiyaç sahiplerine yardımların ulaştırılması gibi konularda Özbekistan hem uluslararası toplumun hem de mültecilerin beklentilerini fazlasıyla karşıladı. Öte yandan toplumsal olaylarda kitleleri yatıştıracak mesajların önemi de göz önünde bulundurulduğu zaman, Özbek lider İslam Kerimov özellikle de Kırgızistan referandumu öncesinde olayları sakinleştirmek adına son derece olumlu mesajlar verdi.
Kerimov’un, olayların bir Özbek-Kırgız etnik çatışması olmadığı, kin ve intikam duygularıyla hareket edilmemesi aksine olaylara temkinle yaklaşılması gerektiği ve en önemlisi, binlerce yıldır yan yana yaşayan Kırgız ve Özbeklerin sorunları ortak bir dille, sorunları beraber aşacağı yönünde verdiği mesajlar şu anda bölgenin en çok ihtiyaç duyduğu sözler.
Kırgızistan’da internet üzerinde yayınlanan bir gazetede “Başkan Kerimov sayesinde geniş çaplı bir savaşın tahminen önüne geçildi” ve İslam Kerimov’un vermiş olduğu birlik mesajları için “hem Özbekistan’da hem de ülkemizde [Kırgızistan] en göz önünde yerlere kazınmalı” ifadeleri aslında Özbekistan’ın olaylardaki rolünü özetliyor. Eğer Kerimov popülist bir yaklaşım sergileyerek halkı galeyana getirseydi Orta Asya kana bulanabilirdi.
Kırgızistan geçici hükümetinin lideri Roza Otunbayeva’nın yemin töreni için Kırgızistan’a giden Dışişleri Bakanı Davutoğlu Özbekistan’ın kriz süresince sergilemiş olduğu bu rolüne vurgu yaptı. Bakan Davutoğlu, dost ve kardeş olarak tanımladığı Özbekistan’ın lideri İslam Kerimov’un Kırgızistan’ın güneyinde yaşanan şiddet olaylarına ilişkin sağduyulu bir yaklaşım sergilediğine dikkat çekti. Şiddet olayları nedeniyle Kırgızistan’dan göç eden halka kapılarını açarak elinden gelen her türlü yardımı sunan Özbekistan’ın Kırgızistan’la bir dayanışma sergilemesi Davutoğlu’nun üzerinde durduğu noktalardan bir tanesi oldu. Başta Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyesi olarak Özbekistan’ı takdir ettiğini belirten Davutoğlu, Özbekistan’ın rolünü her platformda gündeme getireceğini açıkladı.
Aslında Kırgızistan’da yaşanan bu felaketten güzel şeyler de çıkmadı değil. İki ülkenin tarihinde yaşanan birtakım olaylar nedeniyle ilişkiler istenilen düzeyde olamamıştı. Otunbayeva’nın Dışişleri Bakanlığı yaptığı dönemde Özbek lider Kerimov’la ilişkileri de benzer düzeydeydi. Aradan geçen sürede Özbek lider Kerimov’un Kırgızistan’a destek vermesi, Otunbayeva’nın da Kerimov’u arayarak teşekkürlerini bildirmesi Kırgız-Özbek ilişkilerinde yeni bir sayfanın açılmasına vesile oldu.


Sille’de Kırgızistan olayları konuşulacak
Konya Aydınlar Ocağı’nın Salı sohbeti’nde bu hafta “Kırgızistan Üzerinde Rusya-ABD Güç Mücadelesi” konusu konuşulacak

Sille Kültür Evi’nde 13 Temmuz 2010 Salı günü saat 21’de başlayacak olan sohbette, Selçuk Üniversitesi İletişim Fak. Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bünyamin Ayhan, Kırgızistan’da meydana gelen olayların arka planındaki güç mücadelesi ile perde arkasındaki gelişmeleri dile getirecek. Fıkıh sohbetinin de yer aldığı konferansı takip etmek isteyenler için vasıta; Stadyum önünden saat 20’de, Belediye Camii önünden ise saat 20.05’de hareket ediyor.


“KKTC’nin kararlığı Rum tarafında panik yarattı”
Dışişleri Bakanı Özgürgün, Rum tarafının olumlu atmosferi zehirlemeye devam ettiğine dikkat çekti

KKTC Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün, ''Kıbrıs Rum tarafının iyi niyetle ve ciddi bir şekilde müzakere etmek yerine, adada oluşturulması gereken olumlu atmosferi zehirlemeye devam ettiğini'' belirtti.Özgürgün, Kıbrıs Türk tarafının Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu'nun liderliğinde katıldığı tam teşekküllü müzakerelerde gösterdiği iyi niyet ve kararlılığın Rum tarafını paniğe sürüklediğini, bunun Rum liderliğinin yaptığı açıklamalardan da görüldüğünü ifade eden Özgürgün, şöyle devam etti:Rum tarafı iyi niyetle ve ciddi bir şekilde müzakere etmek yerine Ada'da oluşturulması gereken olumlu atmosferi zehirlemeye devam etmektedir. Liderlerin kışkırtıcı açıklama yapmamak konusunda varmış oldukları mutabakata rağmen, Hristofyas liderliği gerek Ada içinde gerek uluslararası ortamda her türlü vesileyi istismar ederek, Kıbrıs Türk tarafı ve Türkiye'yi suçlayıcı 'işgal', 'kolonizasyon' gibi hakaret vari söylemlerine devam etmektedir.
''MÜLKİYET ÇÖZÜMÜNDE ANA HEDEF''
Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas liderliğinin müzakereleri yokuşa sürme çabalarını da sürdürdüğünü kaydeden Özgürgün, şu ifadeleri kullandı:Rum tarafı bu başlığı da çıkmaza sürükleyecek katı tutumundan vazgeçmemekte; söz konusu başlıkta ilerleme sağlanmasını toprak düzenlemeleri ve sözde 'yerleşikler' konularını gündeme getirerek ön şartlara bağlamaya çalışmaktadır. Bu yaklaşım kabul edilmezdir. Mülkiyet konusunun çözümlenmesinde ana hedef insanlarımızı bir kez daha topluca göçe sürüklemeyecek, varılması hedeflenen kapsamlı anlaşmayı zehirlemeyecek adil ve adaletli bir mülkiyet rejiminin oluşturulmasıdır. Kıbrıs Türk tarafının yapmış olduğu öneriler de bu çerçevedir.''Rum liderliğinin, Türkiye'nin Kıbrıs konusunda başka planları olduğunu, KKTC'nin tanıtılmasını hedeflediği iddiasında bulunduğunu ve bu şekilde görüşme masasında çözümsüzlük güden katı bir tutum benimsemesinin esas nedenini gizlemeye çalıştığını ifade eden Özgürgün, şöyle devam etti:“Her zaman destekçimiz olan Anavatan Türkiye'nin hedefi, Kıbrıs'ta yaşayabilir, kalıcı ve kapsamlı bir anlaşmaya varılmasıdır. Tam aksine Rum tarafı, Kıbrıs'taki hegemonyasını güçlendirerek Kuzey'e yaymak, Kıbrıs Türkü'nün her alanda yaşamakta olduğu ambargoların devamını sağlamak ve bizi azınlık durumuna düşürecek bir düzenleme hedefindedir.
''''MUHATAPLARI KIBRIS TÜRK TARAFI''
Rum tarafının sürekli olarak ''esas muhatabı Türkiye'dir'' şeklinde yanlış bir tutum benimsediğini, belirten Özgürgün, ''Bir kez daha tekrarlamakta yarar vardır ki, Kıbrıs'ta Rum tarafının muhatabı Kıbrıs Türk tarafıdır ve Ada'da kalıcı bir anlaşmaya bu iki tarafın iyi müzakeresi sonucunda ulaşılacaktır'' ifadesini kullandı.Özgürgün, açıklamasında şunları kaydetti:, bizim kararlılığımız ve uluslararası toplumun Kıbrıs konusunda çözüm çabalarını destekler ısrarlı girişimleri karşısında Rum tarafının gerçek niyeti gözler önüne serilmektedir. Kıbrıs Türk tarafı kapsamlı bir çözüm bulmak için masadadır ve bunun için üzerine düşeni yapmaya devam edecektir. Beklentimiz, Rum tarafının da Kıbrıs konusunun çözümlenmesinde üzerine düşen sorumluluğu üstlenerek Ada'ya kalıcı barış ve huzurun gelmesine yönelik adımlar atmasıdır.



Özbek gökbilimciler gezegen buldu
Özbekistanlı gökbilimciler tarafından ilk defa keşfedilen küçük çaplı gezegene Semerkant adı verildi.

Özbekistan Bilimler Akademisi Uluğbey Astronomi Enstitüsü Müdürü Şöhret Egamberdiyev, basına yaptığı açıklamada, ilk defa Özbek bilimadamlari tarafından tespit edilen ve uluslararası küçük gezegenler kataloğunda 210271 numara ile kayda alınan gezegene Semerkant adı verildiğini kaydetti.Semerkant yakınlarındaki Maydanak Rasathanesinde, genç gökbilimciler Bahadır Hafizov ve Aleksey Sergeyev tarafından 4 yıl boyunca yapılan incelemeler sonucunda, Mars'a yakın mesafede, Güneş etrafında gezen yeni gezegenin tespit edildiğini belirten Egamberdiyev, söz konusu gezegene ünlü gökbilimci Mirza Uluğbey'in doğduğu şehir olan Semerkant isminin verildiğini söyledi.Egamberdiyev, bugüne kadar yabancı bilim adamları tarafından keşfedilen küçük çaplı 5 gezegene İbni Sina, Uluğbey, Biruni, Harezmi ve Özbekistaniye isimlerinin verilmiş olduğunu hatırlatarak, bu defa ise ilk defa Özbek bilimadamları tarafından tespit edilen gezegene Semerkant adını verildiğini kaydetti.



Özbekistan'da mülteci krizi sona erdi
Özbekistan, uluslararası kuruluşlarının gönderdiği insani yardımları Kırgızistan'a teslim etti…

Kırgızistan'da 11 Haziranda başlayan ve etnik çatışmaya dönüşen olayların ardından onbinlerce kişinin sığındığı Özbekistan'daki mülteci krizi sona erdi.Özbekistan hükümeti, Kırgızistan'ın güneyindeki Oş ve Celalabad vilayetlerindeki etnik çatışmaların ardından Özbekistan'ın Andican vilayetine sığınan Özbeklerin tamamının ülkesine döndüğü bildirildi.Andican'da oluşturulan mülteci kriz masası yetkilileri, ülke genelindeki 47 mülteci kampına yerleştirilen 100 bin civarındaki kişinin tamamının ülkesine döndüğünü, sadece Andican'daki hastanelerde tedavi gören 400'e yakın kişinin kaldığını söyledi.Konuyla ilgili olarak AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) Özbekistan temsilcisi Piter Nikeleu, Kırgızistanlı mültecilere yardımlarından dolayı Taşkent hükümetine teşekkür ettiklerini, Özbekistan'ın mülteci krizinin üstesinden başarıyla geldiğini ifade etti. Nikeleu, Özbekistan hükümetinin Kırgızistanlı yaralı mültecilerin hastanelerde tedavi görmesini sağladığını da hatırlattı.Bu arada Özbekistan, Kırgızistan'daki olaylar nedeniyle ülkesine sığınan mülteciler için uluslararası kuruluşlar ve yabancı ülkeler tarafından gönderilen toplam 3 milyon 926 bin dolar tutarındaki insani yardımın, kullanılmayan 2 milyon 445 bin dolarlık kısmını Bişkek yönetimine aktardı.Konuyla ilgili basına açıklama yapan BM Kalkınma Programı Taşkent Temsilcisi Anita Nirodi, Özbekistan hükümetinin mülteciler konusunda çok hızlı harekete geçtiğini, mültecilerin ülkesine dönmesinin ardından kullanılmayan yardımların Kırgızistan'a teslim edilmesinin de dikkate değer olduğunu belirtti.


Türk şirketleri, Türkmenistan'da konut inşa ediyor
Türkmenistan'da faaliyet gösteren Türk inşaat şirketleri, bu ülkedeki yeni konut projelerini tamamladılar. Türk şirketleri, Türkmenistan'da Devlet Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov'un doğum günü kutlama etkinlikleri çerçevesinde yeni projelerini hizmete açtı.

Türkmenistan'da inşaat sektöründe söz sahibi olan Polimeks İnşaat ile 5M İnşaat şirketleri, inşa ettiği konut binaları ile 180 Türkmen ailesinin yüzünü güldürdü. Türk şirketin kurduğu konut binalar peş peşe bugün hizmete açıldı.
Açılış törenlerine, Türkiye'nin Aşkabat Büyükelçisi Hüseyin Avni Bıçaklı, elçilik mensupları, banka müdürleri ve çok sayıda Türkmen vatandaşı katıldı. Törende hazır bulunan Büyükelçi Bıçaklı'nın Türkmence konuşması dikkat çekti ve Türkmen vatandaşları tarafından büyük beğeni topladı. Büyükelçi Bıçaklı, Türk şirketlerinin inşa ettiği projelerin Türkmenistan ile Türkiye arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerine önemli katkı sağladığını kaydederek, Türk halkının kardeş Türkmenistan'ın elde ettiği başarıları büyük hayranlıkla izlediğini ifade etti. Bıçaklı ayrıca, Devlet Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov'u da doğum günü dolaysıyla kutladı.
Türkmen yetkililer, başkent Aşkabat'ta birkaç gündür modern konut açılışların yapıldığını ve gelecekte de Türkmen ailelerinin modern binalarda rahat ve huzurlu bir şekilde hayat sürmeleri için konutlar, kreşler, okullar ve ticaret merkezlerini inşa etmeye devam ettirileceğini söyledi. Modern bir tarzda kurulan binaların açılışını gerçekleştiren Türkmen yetkililer, konutları gezerken duydukları memnuniyeti dile getirdi. Ayrıca, ev sahiplerine evlerin anahtarları törenle teslim edildi.

5M İnşaat President Bankası için 21 milyon dolar bedelle 12 katlı 72 daireli konut ve mağaza inşa ederken, Polimeks şirketi Dış Ekonomik İş Bankası için 12 katlı 108 daireli ve mağazalı bir modern konut inşa etti. Çocuk eğlence yeri, otopark ve spor salonları bulunan binaların yakınında mağaza ve restoranlar da yer alıyor.
Öte yandan, Türkmenistan'da devam eden kutlamalar çerçevesinde Serdar Ortaç ile Ferhat Göçer de konser verecek. 30 Ağustos'ta Serdar Ortaç Milli Kültür Merkezi'nde, Ferhat Göçer ise Türkmenistan sinema salonunda hayranlarıyla buluşacak.
29 Haziran 1957 doğumlu Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov, bu yıl 53. doğum günü kutluyor.

Türkmenistan'da 2010 yılında toplam 12 milyar dolar değerinde 240 dev projenin inşa edilmesi planlanıyor. İnşaat pastasından Türkmenistan'da faaliyet gösteren Türk şirketlerinin de büyük pay alması bekleniyor.

3 Temmuz 2010 Cumartesi


3 Temmuz 2010,
"TürkBirDev olup biz bize sahip çıkmazsak, bizi sahiplenenler çıkacaktır. Ey Türk, gücünün farkına var; Önce hayal et, sonra çalış ve TürkBirDev ol!"

Kardeş kardeşe 1-1

Beşiktaş, Avusturya’daki ilk hazırlık maçında Azerbaycan’ın Neftçi Bakü takımıyla karşılaştı. Siyah-beyazlılar maça Rüştü, Erkan Beşmen, İbrahim Toraman, Zapotocny, İsmail, Uğur, Fink, Ali Kuçik, Tabata, Quaresma, Nobre on biriyle başladı. Abishev’in 22’deki golüyle ilk yarıyı geride kapayan Beşiktaş’ta Quaresma vasat bir görüntü çizdi. İkinci yarıda Sivok, Ferrari, Nihat, Ernst, Hilbert, Delgado, Bobo gibi as oyuncuları sahaya süren Schuster oyunu dengeledi. 82’deki Bobo’nun ortasında genç Erkan Beşmen kafayla maça eşitliği getirdi.
Kaynak: http://www.turkiyegazetesi.com.tr/haberdetay.aspx?haberid=453264

Cumhurbaşkanı Gül, Kazakistan'a gidecek

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Astana'nın kuruluş yıldönümü ile Kazakistan Cumhurbaşkanı Sayın Nursultan Nazarbayev'in 70. doğum günü kutlamalarına katılmak üzere 4 -6 Temmuz'da Kazakistan'ı ziyaret edecek.

Gül bu vesileyle, Astana'ya gelecek bazı bölge ülkelerinin liderleriyle de görüşecek. Gül'ün söz konusu ziyaretlerinin, stratejik ortak Kazakistan ve bölge ülkeleri ile son dönemde hızla gelişen kardeşlik ve işbirliği ilişkilerinin güçlendirilmesine katkı sağlayacağına inanılıyor.

Stratejik ortaklık antlaşması onayladı.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye ile Kazakistan arasında stratejik ortaklık antlaşması onayladı. Onaylanan kanun yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderildi.Cumhurbaşkanlığı basın merkezinden yapılan yazılı açıklamada, "6003 Sayılı Türkiye Cumhuriyeti ile Kazakistan Cumhuriyeti stratejik ortaklık anlaşmasının onaylanmasının uygun bulunduğuna dair kanun Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından Anayasanın 89. maddesinin birinci fıkrası ile 104. maddesinin ikinci fırkasının (a) bendi uyarınca yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderilmiştir." denildi.



Kazakistan'daki 'evlilik şöleninde' 35 çift aynı anda evlendi

Kazakistan'ın başkenti Astana'da, 35 çift düzenlenen törenle aynı anda dünya evine girdi.
Astana günleri çerçevesinde geleneksel olarak her yıl düzenlenen evlenme törenine bu yıl 35 çift katıldı. Evlenme töreni Kazakistan'nın en yüksek bayrağı altında yapıldı. Yeni evlenen çiftlere evlilik cüzdanlarını çocuklar takdim etti. Törende konuşan Kazakistan Kadın Kolları Başkanı Ruashan Sarsembayeva, çiftlere mutluluklar diledi. Sarsambayeva, yirmi yıl sonra yine Astana günlerinde aynı yerde toplanmayı teklif etti.

Tören daha sonra çiftlerin bayrak altında toplanmasıyla devam etti. Burada çiftler mutluluğun ve özgürlüğün sembolü anlamında gökyüzüne beyaz güvercinler uçurdu. İkinci baharlarını yaşayan Burjan ve Ayjan çifti törende dikkat çekti.

Törene çiftlerin yakınları ve Astana sakinleri katıldı. Evlenen çiftlere Astana valiliği hediyeler verdi.

Kaynak: http://www.adanzyehaber.com/




Kırgızistan’ın ilk kadın başkanı oldu

Kırgısiztan’daki anayasa referandumunun ardından Roza Otunbeyeva dün yemin etti ve Orta Asya’nın ilk kadın devlet başkanı olarak göreve geldi.Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Bişkek’teki törene katılan tek yabancı devlet adamı oldu.Davutoğlu, tören sonrasında konuşurken, “Tören sırasında dışişleri ve savunma bakanları arasında durdum. Sanki Kırgız kabinesinin bir üyesi gibi” diyerek, bu ülkeye yakınlığını vurguladı. Başta Otunbayeva olmak üzere Kırgızistan’ın üst düzey yönetimiyle uzun görüşmeler gerçekleştiren Davutoğlu, bu ülkeye toplam 20 milyon dolar tutarında teknik destek sağlanmasına ilişkin anlaşmalara da imza attı.

Eksen kayması olmadığının kanıtı
Davutoğlu, eksen kayması tartışmalarının gerçeği yansıtmadığını, hükümetin Orta Asya yöneliminin de bunun en güzel ispatı olduğunu söyledi. Davutoğlu, uçakta yaptığı açıklamada da Orta Asya ve Türk Dünyasının dış politika gündemlerinden asla düşmediğini belirterek, kendilerini eleştiren siyasetçilerin bu bölgeye kaç kez gittiklerini sordu.

Kaynak: http://www.hurriyet.com.tr/dunya/15217159.asp?gid=200



Türkiye, Kırgızistan'a 21 milyon dolar hibe etti

BİŞKEK - Türkiye kardeş ülke Kırgızistan'a yardım için 21 milyon değerinde hibe yaptı. Kırgızistan'da temaslarda bulunan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Kırgızistan Devlet Başkanı Roza Otunbayeva'ın tarafında kabul edilmesinnin ardından Başkan Birinci Yardımcısı Almazbek Atambayev ile bir araya geldi. İkilinin özel görüşmesinin ardından yapılan ortak açıklamada, Türkiye'nin Kırgızistan'a 10 milyon dolar değerinde parasal, 11 milyon dolar değerinde ise Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi (TİKA) aracılığı yürütülecek program çerçevesinde maddi yardımda bulunulacağı aktarıldı.

TÜRKİYE KIRGIZİSTAN'IN GÜNEYİNİ İNŞA EDECEK
Atambayev-Davutoğlu görüşmesinde karşılıklı fikir alışverişi ve iki ülke arasında tarihten bugüne gelen samimi ilişkilerin üst düzeyde bulunulduğu vurgulandı. Atambayev, Kırgızistan'ın zor gününde el uzatan Türkiye'ye minnettar olduğunu belirtti. "Dost kara günde belli olur" ifadesini kullanan Atambayev, "Gerçek ilişkileri yeniden canlandıracağız." şeklinde konuştu. Ülkenin güneyinde yaşanan etnik çatışmanın farklı güçler tarafından ortaya çıkartıldığını anlatan Atambayev, "Kardeşçe Türk Birliği içinde yaşamaya devam edeceğiz." dedi.
Ahmet Davutoğlu konuşmasında Kırgızistan'ın yeni yönetimi ile demokraside ve kalkınma alanında atılımların gerçekleştireceğine inandığını aktardı. Davutoğlu, Türkiye tarafından yapılan hibe çerçevesinde 10 milyon doların parasal olarak aktarılacağını ve diğer kalan kısmının ise (11 milyon dolar) ülkenin güney bölgesinde yaşanan olayda yakılıp yıkılanları yeniden inşaat edilmesi için kullanılacağını aktardı. TİKA aracılığı ile program halinde gerçekleştirilecek programdan yardımın ağırlıklı olarak inşaat malzemesi olarak verileceği kaydedildi.

Davutoğlu Türkiye halkının her zaman kardeş ülkelerinin arakasında olduğunu belirterek, Türk soylarının birlikte yaşamak arzusunun daha da arttırılması gerektiğine vurgu yaptı. Kırgız, Kazak, Özbek ve diğer Türk soylarından dağılan milletlerin kökünün bir olduğunu işaret eden Davutoğlu, tatsız olayların bir daha yaşanılmaması gerektiğini arzu etti.
Görüşmenin ardından ortak açıklama yapan Davutoğlu-Atambayev, yapılacak hibenin en kısa zamanında Kırgızistan'ın Maliye Bakanlığına aktarılacağını, kalan kısmının güney bölgedeki inşaat çalışmalarının ise yapılandırılması için kullanılacağı tekrarlandı. Davutoğlu evsiz kalan vatandaşların yıl sonuna kadar yeni evlerine kavuşacağını belirtti.

Davutoğlu ve Atambayev görüşme sonunda anlaşmaya varılan ortak protokole imza attı. Kırgızistan'ın ekonomik durumunun kötü olduğunu işaret eden Atambayev, önceki yıllarda Türkiye'nin Eksim Bank aracılığı ile verilen 50 milyon dolarlık borcun da silinmesi talebinde bulundu.
Davutoğlu, Kırgız mevkidaşı Ruslan Kazakbayev ile de bir araya gelerek ülkelerin dış politikasındaki ilişkileri ele aldı.
Davutoğlu, temasları çerçevesinden Kırgızistan'da faaliyet gösteren Türk işadamları ile bir araya gelecek. Bişkek'teki resmi temaslarını tamamlayan Davutoğlu geldiği özel uçakla bu akşam yurda dönecek.
Kaynak: http://www.stargundem.com/dunya/1043474-turkiye-kirgizistana-21-milyon-dolar-hibe-etti-haberi.html



-"ÖZBEKİSTAN'IN TUTUMUNU TAKDİR EDİYORUZ"-

Bakan Davutoğlu, Kırgızistan;ın güneyindeki Oş ve Celalabad eyaletlerinde Kırgızlar ile Özbekler arasında henüz tam belirlenemeyen bir sebeple çıkan kavganın 5 günlük çatışmaya dönüşmesine değindi.
Davutoğlu, dost ve kardeş Özbekistan;ın Cumhurbaşkanı İslam Kerimov;un Kırgızistan;nı güneyindeki geriliminin azaltılması doğrultusunda sağduyulu yaklaşımını takdirle karşıladıklarını ifade etti.
Fergana vadisindeki kentlerin iç içe olması ve bölgede barışın ve istikrarın sağlanması konusunda Kırgızistan ile Özbekistan;ın işbirliği içinde olmalarını çok önemsediklerini kaydeden Davutoğlu, başta Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi üyesi olarak Özbekistan;ın örnek davranışını takdir ettiklerini vurguladı.

-"ORTA ASYA'DA BARIŞ İSTİYORUZ"-
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Türkiye;nin Kırgızistan;ın her an yanında olacağını belirtti ve Kırgızistan;ın bu zor günlerini aşacağına, tekrar güvene ve istikrara kavuşacağına olan inancını dile getirdi.
Ahmet Davutoğlu, "Hem Türkiye olarak hem de CİCA Dönem Başkanı olarak Asya'da özellikle Orta Asya'da kardeş devletlerin arasında istikrarın kökleşmesi için her türlü katkıyı sağlayacaklarını" bildirdi.
Davutoğlu, bu çerçevede, AGİT Dönem Başkanı Kazakistan ve CICA (Asya'da İşbirliği ve Güven Arttırıcı Önlemler Konferansı) Dönem Başkanı Türkiye olarak uluslararası platformlarda Kırgızistan;ı desteklemek için ortak karar aldıklarını söyledi.
Kırgızistan'ın yönetimine kabul edilen yeni anayasa çerçevesinde ilan edilen tarihte genel seçimin yapılması ve halkın desteğini alınması gerektiğini ifade eden Davutoğlu, "Böylece Kırgızistan hem siyasi hem de ekonomik olarak ayağa kalkacak. Halkın hak ettiği güveni uluslararası toplum nezdinde yeniden kazanacak. Biz gerek Kırgızistan;da iç huzurun sağlanmasında gerek uluslararası desteğin sağlanması hususunda destek vermeye devam edeceğiz'' dedi.
Davutoğlu, Kırgızistan'a Türkiye'deki 72 milyon kardeşlerinin selamını getirdiğini, iyi ve kötü gününde daima Kırgızistan;ın yanında olacağını kaydetti.
Kaynak: http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1002523&title=turkiyeden-kirgizistana-21-milyon-dolar-hibe



Gül, Türkmenistan'ı ziyaret edecek

Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov'un doğum günü dolaysıyla kutlama mesajı gönderen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Kasım ayında bu ülkeyi ziyaret edeceğini belirtti. Gül, kardeş Türkmenistan'a yapacağı resmi ziyaretinin iki ülke arasındaki mevcut ilişkilerin daha da geliştirilmesi ve yeni işbirliği alanlarının belirlenmesi açısından son derece faydalı olacağını kaydetti.

Türk halkı ve şahsı adına Türkmen mevkidaşı Berdimuhamedov'u doğum günü dolaysıyla tebrik eden Gül, Türkmenistan ile olan kardeşlik, dostluk ve işbirliği ilişkilerine büyük önem verdiklerini belirtti. Gül ayrıca, Aşkabat ziyaretinin Türkiye ile Türkmenistan arasındaki işbirliğinin hem iki taraflı hem de bölgesel düzeyde geliştirilmesine katkı sağlayacağını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Gül'ün mesajı devlet medyasında da yayınlandı.

Cumhurbaşkanı Gül, göreve geldikten sonra iki kez Türkmenistan'ı ziyaret etmişti. Aralık 2007 tarihinde cumhurbaşkanı sıfatıyla Türkmenistan'a gelen daha sonra Kasım 2008 tarihinde Hazar Denizi kıyısındaki Türkmenbaşı kentine çalışma ziyaretinde bulunmuştu.
Cumhurbaşkanı Gül Türkmen lider Berdimuhamedov'u da iki kez Türkiye'de ağırladı.
(CİHAN)
Kaynak: http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1001166&title=gul-turkmenistani-ziyaret-edecek




Ferhat Göçer Ve Serdar Ortaç Türkmenleri Coşturdu


Aşkabat: Türkmenistan'ın başkenti Aşkabat'ta hayranları karşısına çıkan Ferhat Göçer ve Serdar Ortaç Türkmenleri coşturdu.Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbangulı Berdimuhamedov'un doğum günü kutlamaları çerçevesinde Polimeks İnşaat Şirketi tarafından Türkmenistan'a getirilen Ferhat Göçer ve Serdar Ortaç, hayranlarıyla buluştu.Türk sanatçılar, ilk önce Ruhiyat Köşkü'nde düzenlenen doğum günü konserinde şarkılarını seslendirdi.Daha sonra Ferhat Göçer, Türkmenistan Sinema ve Kültür Merkezinde hayranların karşısına çıktı.

Konser salonunu dolduran Türkmenler, sanatçıyı alkışlarla karşıladı.Basın mensuplarına açıklamada bulunan Göçer, halkın ilgisinde memnun olduğunu, büyük bir coşku yaşandığını kaydetti. Ferhat Göçer birbirinden güzel şarkılarıyla salondakileri coşturdu.

Milli Kültür Merkezindeki Mukamlar Köşkü'nde sahneye çıkan Serdar Ortaç da hayranları tarafından büyük bir coşku ile karşılandı.Türkmen hayranlarıyla sıcak diyalog kuran sanatçı şarkılarını zaman zaman hayranlarıyla beraber seslendirdi. Genç kızlar, sanatçı ile fotoğraf çektirdi.Türkmen sanatçılardan Mekan Atayev de Ortaç'a kısa bir süre eşlik etti.
01.07.2010 10:21:32
kaynak: http://www.dikkathaber.com/haber/20100701/ferhat-gocer-ve-serdar-ortac-turkmenleri-costurdu-askabat.html