17 Eylül 2010 Cuma




17 Eylül 2010, TBDhaber http://www.turkbirdev.info/
Başlıklar:




"Bir millet altı devlet"

Türk dünyası en büyük rüyasını, İstanbul'da kurulan 'Türk Konseyi' ile gerçekleştirdi. Gül, Özbekistan'ın katılmadığı zirvede Özbek halkını unutmadı: Biz, bir millet altı devletiz.



16 Eylül 2010, Perşembe - 20:11
Türk Konseyi, 18 yıl sonra gerçek oldu. Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları 10. Zirvesi dün İstanbul'da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün evsahipliğinde yapıldı. Türkmenistan Cumhurbaşkanı Gurbanguli Berdimuhammedov, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev ve Kırgızistan Geçici Yönetimi Cumhurbaşkanı Roza Otunbaeva'nın katıldığı zirvenin ardından Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi oluşturuldu. Türkmenistan'ın tarafsızlık politikası gereği imza koymadığı Konsey'in hedefi Avrupa Konseyi, Arap Ligi veya İngiliz Milletler Topluluğu gibi ortak bir çatı altında birleşmek. Özbekistan, 1999'dan bu yana zirvelere katılmazken, Gül ise konuşmasında Özbek halkını da unutmadı: "Gözden ırak olursak, gönülden de ırak oluyoruz. Hepimiz göz göze yan yana olduğumuzda, senede birkaç kez beraber veya ayrı ayrı toplandığımızda, oturup istişareler yaptığımızda, gönüllerimizde de şüphesiz ki yerlerimiz çok daha güçlü olarak devam etmektedir. Biz bir millet altı devletiz. Bundan da büyük gurur duyuyoruz." İŞ KONSEYİ KURULUYOR Sadece Gül Türkçe konuşurken, liderlerin Rusça açıklamaları Türkçe ve İngilizce'ye çevrildi. Gül, "tek alfabe" sorusuna "Zamanla olacak şeyler" yanıtını verdi. Farklı Türkçe lehçeleriyle yazıya dökülen bildiriye göre, ekonomik ilişkileri geliştirmek amacıyla "Türk İş Konseyi" kurulacak. Türk kültürünün korunması için Bakü'de bir vakıf oluşturulacak. Astana, 2012 Türk Kültür Başkenti ilan edilecek. 3 Ekim, "Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Günü" olarak kutlanacak. 'PETROL KARDEŞLİĞİMİZİ ZEDELEYEMEZ'Hazar'daki Münhasır Ekonomik Bölge sorunu nedeniyle yıllardır sorun yaşayan Türkmenistan ve Azerbaycan liderleri ilk defa Türkiye'de bir araya geldi. Türkmen lider Berdimuhammedov, "Türk halkının ortak ruhu, tarihi ve ortak sınırları ile buradayız. Kardeşlik ilişkilerimizi petrol ve enerji zedelememeli" dedi.
Kaynak: http://www.takvim.com.tr/Siyaset/2010/09/17/bir_millet_alti_devlet


Kırgızistan Cumhurbaşkanı Otunbayeva, Türk Dili Konuşan Ülkeler Zirvesini Değerlendirdi
İstanbul'da Gerçekleşen Türk Dili Konuşan Ülkelerin Devlet Başkanları 10. Zirvesinde Katılan Kırgızistan Cumhurbaşkanı Roza Otunbayeva, Toplantının Çok Verimli Geçtiğini Anlattı.

İstanbul'da gerçekleşen Türk Dili Konuşan Ülkelerin Devlet Başkanları 10. zirvesinde katılan Kırgızistan Cumhurbaşkanı Roza Otunbayeva, toplantının çok verimli geçtiğini anlattı.
Toplantı sonrası İstanbul'dan Bişkek'e dönen Otunbayeva, verdiği demecinde zirvenin üye ülkeleri devlet başkanları ile tam katılım sağlandığına işaret ederek, Türk dünyası coğrafyasının geleceği için önem arz eden konuları ele alındığını kaydetti. 1992 yılında kurulan Türk Dili Konuşan Devlet Başkanları Zirve'sine zaman zaman ara verilerek yapıldığını hatırlatan Otunbayeva, oluşturulan 'İşbirliği Konseyi' ile zirvenin daha da canlanacağına inandığını belirtti. Zirvenin bundan sonra her yıl yapılacağına işaret eden Kırgız lider, Kırgızistan'ın zirveye 2012 yılında ev sahipliği yapmaya hazır olduğunu söyledi. Türk dünyasının canlandırılmasında Orta Asya ülkelerinin önemine değinen Otunbayeva, dünya enerji alanında bu coğrafyanın büyük değer taşıdığını söyledi. Zengin petrol ve doğal gaz yatağına sahip Azerbaycan, Kazakistan ve Türkmenistan ile Avrupa pazarına Türkiye aracılığıyla uzanılmasının da öngörüldüğünü anlatan Kırgız lider Otunbayeva, bunun dışında tarihi İpek Yolu projesinin hayata geçirilmesi ile yine Türk dünyasının ekonomik alanında işbirliği ve kalkınmasının devam edeceğini belirtti.


KIRGIZİSTAN'A DESTEK
Kırgızistan Cumhurbaşkanı Otunbayeva zirve öncesi liderlerle tek tek bir araya geldiğini belirterek, Kırgızistan'da yaşanan sıkıntılı dönemin ele alındığını ve her türlü destek yapılmaya hazır olunduğunu belirtti. Hem Türkiye'nin hem diğer Türk devletlerinin Kırgızistan'da yaşanan olaylardan sonra maddi manevi destek sağladığını belirterek, önümüzdeki tarihte yine ülkesine yardım yapılmasının beklediğini söyledi. Bu çerçevede Türkiye, Kazakistan ve Azerbaycan'ın Kırgızistan'a Mali yardım fonu oluşturarak her biri 10 milyon Dolar değerinde destek sağlayacak. Ülkesinde yapılacak meclis genel seçimlerinden sonra Kazakistan'ın Almatı şehrinde gerçekleşecek dünya donor toplantısında da Kırgızistan'a maddi destek sağlanılması gündemi oluşturacak.

TURKSOY, TÜRK DÜNYASININ Unesco'SU
Zirvede 6 devlet bir milletiz ifadesi kullanıldığını anlatan Otunbayeva, dilde ve kültürde birlik olduğunu söyledi. Türksoy hakkında övgüyle bahseden Kırgız lider, "Turksoy Türk Dünyasının Unesco'sudur. Türk devletlerinin tarihi geçmişini kültürel işbirliğini ve dayanışmayı geliştirerek, bu zenginlikleri dünya önünde sergiliyor." dedi. Otunbayeva bunun dışında TürkPA'nın faaliyetini değerlendirdi. Aksakallar Konseyi yönetim merkezinin ise Kırgızistan'da bulunması öngörülüğünü kaydeden Otunbayeva, konsey merkezinin Bişkek'te oluşturulmasını ise memnuniyetle karşılayacağını dile getirdi.
Kaynak: http://www.haberler.com/kirgizistan-cumhurbaskani-otunbayeva-turk-dili-2241531-haberi/



Berdimuhamedov: Türk zirvesi karşılıklı anlayış ve saygı ortamında yapıldı
10. Türk Dili Konuşan Ülkeler Liderler Zirvesi'ne ilk defa katılan Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov, zirvenin karşılıklı anlayış ve saygı ortamında geçtiğini kaydetti.

10. Türk Dili Konuşan Ülkeler Liderler Zirvesi, Türkmenistan basınında geniş yer aldı. Ülkenin önde gelen gazeteleri, İstanbul'daki zirveye geniş yer verdi.
Türkmen basınındaki haberlere göre, Berdimuhamedov, Türk Dili Konuşan ülkeleri sıkı işbirliği yapmaya davet etti. Berdimuhamedov, Avaza turizm bölgesinde ilgili ülkelere işbirliği teklif etti.


Devlet Başkanlarından zirvede aile fotoğrafı


16 Eylül 2010 Perşembe - 17:15




















İSTANBUL - AA - Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları 10. Zirvesi'ne katılan Devlet Başkanları ve Dışişleri Bakanları aile fotoğrafı çektirdi. Çırağan Sarayı'nın bahçesinde çekilen ilk aile fotoğrafında, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, Kırgızistan Geçici Dönemi Cumhurbaşkanı Roza Otunbayeva ve Türkmenistan Cumhurbaşkanı Gurbanguli Berdimuhammedov yer aldı. Aile fotoğrafına daha sonra Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Kazakistan Dışişleri Bakanı Kanat Saudabayev, Azerbaycan Dışişleri Bakanı Elmar Memmedyarov, Kırgızistan Dışişleri Bakanı Ruslan Kazakbaev, Türkmenistan Bakanlar Kurulu Başkan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Raşid Meredov katıldı .


Türkiye-Azerbaycan arası stratjik imza atıldı
Türkiye-Azerbaycan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi Kuruluşu Anlaşması, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalandı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Türkiye ile Azerbaycan, dünya üzerinde emsali bulunmayan nitelikte ilişkileri olan iki kardeş ülkedir ve Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi, bu kardeşliği taçlandıran kalıcı bir eser olacaktır” dedi.Erdoğan, Çırağan Sarayı'nda, Türkiye-Azerbaycan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi Kuruluşu Anlaşması'nın imzalanmasının ardından Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile ortak basın açıklaması yaptı.Eski Azerbaycan Cumhurbaşkanı merhum Haydar Aliyev'in “Bir millet, iki devlet” olarak tanımladığı Türkiye-Azerbaycan işbirliğinde bugün tarihi bir ana şahitlik ettiklerini belirten Erdoğan, merhum devlet başkanının o veciz ifadesinde hayat bulan anlayışın, az önce Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile birlikte imzaladıkları Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi Anlaşması ile yeni bir boyut kazandığını söyledi.Bu dostluğun gelecek nesillere de güçlendirilerek aktarılması noktasında Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi'ni kalıcı bir eser olarak gördüğünü ifade eden Erdoğan, Türkiye-Azerbaycan işbirliğinin sadece iki devlet arasındaki güçlü dayanışmaya değil, aynı zamanda halkların paylaştığı köklü tarih ve gönül birliğine dayandığını kaydetti.Başbakan Erdoğan, Türk ve Azeri halklarının aynı dili konuştuğunu, ortak bir tarihi paylaştığını ve her iki ülkenin ortak bir coğrafyada barış, istikrar ve refahın sağlanmasını amaçladığını vurguladı.Bu sağlam zemin üzerine bina edilen “Bir millet, iki devlet” ilkesi temelinde yürütülen ilişkilerin, siyasi ve ekonomik alanda kaydedilen gelişmelerle bugünkü mükemmel seviyesine ulaştığına işaret eden Erdoğan, “İnanıyorum ki Konsey mekanizması sayesinde Türkiye-Azerbaycan dostluğunu gelecek nesillerimize sarsılmaz bir işbirliği olarak emanet edeceğiz” dedi.Daha önce Suriye, Ürdün, Lübnan, Irak, Rusya ve Yunanistan gibi ülkelerle de ihdas edilen bu mekanizmanın gerek ikili, gerekse bölgesel işbirliğinin geliştirilmesine sağladığı gözle görülür faydaları kısa dönemde dahi müşahede etme imkanları olduğunu belirten Erdoğan, bu mekanizmanın Türkiye-Azerbaycan işbirliğine de muazzam katkılarda bulunacağından kuşku duymadığını söyledi.Erdoğan, Konsey çerçevesinde oluşturulacak alt komisyonların, ilişkilerin her alanda düzenli olarak gözden geçirilmesini sağlayarak, hem müspet alanlardaki ivmenin korunmasına, hem de birtakım pürüzlerin kamuoyunda istismar edilmesini de önleyecek şekilde anında giderilmesine vesile olacağını dile getirdi.Başbakan Erdoğan, Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi'nin aynı zamanda, “Azerbaycan'ın sevinci bizim sevincimiz, kederi bizim kederimizdir” diyen Atatürk ile “Bir millet, iki devlet” diyen merhum Haydar Aliyev'den aldıkları bayrağı daha ileri noktalara taşıma kararlılıklarının bir tezahürü olduğunu vurguladı.Bu vesileyle, Konsey'in kurulması aşamasında gösterdiği işbirliği için “Dostum ve kardeşim” diye hitap ettiği Cumhurbaşkanı Aliyev'e teşekkür eden Erdoğan, ayrıca büyük bir fedakarlık ve özveriyle çalışarak, anlaşmanın kısa sürede onay aşamasına gelmesini sağlayan yetkililere ayrıca şükranlarını sunduğunu söyledi.Erdoğan, “Türkiye ile Azerbaycan dünya üzerinde emsali bulunmayan nitelikte ilişkileri olan iki kardeş ülkedir ve Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi bu kardeşliği taçlandıran kalıcı bir eser olacaktır. Bu düşüncelerle Türkiye-Azerbaycan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi'nin gerek ikili ilişkilerimiz, gerekse bölgesel işbirliği adına hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum” diye konuştu.kaynak: http://www.hurriyet.com.tr/gundem/15791668.asp


"KKTC HER GEÇEN GÜN GELİŞİYOR”
Ülkede karamsarlığa gerek olmadığını vurgulayan Tatar, Türkiye’de halk tarafından onaylanan Anayasa referandumunun Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne de olumlu yansıyacağını kaydetti.
Maliye Bakanı Ersin Tatar, Altınbaş Kuyumculuk Yönetim Kurulu’nu kabul ederek, sektörle ilgili görüş alış verişinde bulundu.
Orkun Altınbaş direktörlüğündeki heyeti kabulünde konuşan Maliye Bakanı Tatar, ülke yönetimin çok hassas bir konu olduğunu ifade ederek, tüm dengelere azami özen gösterilmesi gerektiğini belirtti.
Özellikle Güney Kıbrıs’tan alışveriş konusunda hükümetin hassasiyetini koruduğunu kaydeden Tatar, hükümetin kontrolü, halkın da duyarlılığıyla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ekonomisini kalkındıracaklarını söyledi.
Ülkenin geleceği ile ilgili karamsarlığa kapılmanın gereksiz olduğunu ifade eden Bakan Tatar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin her geçen gün refah seviyesini yükselten ve yabancı yatırımcıya kapılarını açan bir ülke konumunda olduğunu vurguladı.
Tatar, son günlerde kendisini 3’üncü ülkelerden yatırımcıların ziyaret ederek ülkeye yatırım projelerini sunduklarını da söyledi.
Maliye Bakanı Tatar, Türkiye’de geçen hafta gerçekleştirilen Anayasa referandumuna da değinerek, sonucun borsayı yükselterek dövizi düşürdüğünü, dolayısıyla alım gücünü artırdığını belirtti ve bunun önümüzdeki günlerde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde de olumlu yansıyacağını kaydetti.
Kaynak: http://www.kibrispostasi.com/index.php/cat/35/news/39433/PageName/KIBRIS_HABERLERI

TİKA, Özbekistan'da daha çok iş yapma gayretinde
Türk İşbirliği Kalkına İdaresi(TİKA) Özbekistan'da daha çok iş yapmak istiyor. Türk devletleri ve topluluklarıyla daha sıkı işbirliği yapma ve bu yerlere gerekli destekleri sağlama amacıyla merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal tarafından hayata geçirilen TİKA, Özbekistan'a yönelik sürdürdüğü faaliyetlerini daha da artırmayı hedefliyor.

TİKA'nın Özbekistan Koordinatörü Bekir Demir, kendi ülkeleri gibi gördükleri Özbekistan'a yönelik sürdürdükleri destekleme faaliyetlerinin artarak devam edeceğini söyledi. Demir, "Önümüzde yapacağımız daha çok işimiz var." dedi.


DESTEK 10 MİLYON DOLARI BULDU
TİKA, Özbekistan'da faaliyete başladığı 1992'den bu yana ekonomik, ticari, teknik, eğitim, sosyal ve kültürel işbirliği alanlarında türlü program ve projeler yürüttü. TİKA'nın Özbekistan'a yönelik son yıllarda hayata geçirdiği proje ve faaliyetleri için yapılan harcama tutarı ise 10 milyon dolara dayandı. Özbekistan'a yönelik son yılların en kapsamlı desteği ise 2 milyon 855 bin dolarla 2009'da yapıldı.
TİKA'nın 2010 için planladığı faaliyet miktarının ise 3 milyon 500 bin doları bulması bekleniyor. Özbekistan'da yönelik değişik faaliyetlerde bulunan TİKA en son hayata geçirdiği ve ülkenin ilk bilgisayar destekli konumundaki serası ile adından çok söz ettirmişti. Özbekistan'da 2011 sonu itibariyle seracılık için ayrılan 630 hektarlık alanının 200 hektarına Cumhurbaşkanı İslam Kermov'un tavsiyeleri üzerine TİKA usulü seraların inşasına karar verildi.


HEDEFTE YENİ PLAN VE PROJELER VAR
TİKA bu sene zarfında ayrıca başkent Taşkent'te yeni doğan bebekler için açılacak sağlık merkezini gerekli cihazlarıyla donatacak. Diğer yandan TİKA, Aral Gölü'nün kurumasıyla büyük bir ekolojik sorunla karşı karşı kalan Aral Gölü havzasında yem bitki yetiştiriciliğinin geliştirilmesi projeni hayata geçirecek. Projeyle hayvanların yem ihtiyacının karşılanmasının yanı sıra, uygulanacak uygun münavebe sistemiyle toprak ıslahı hedeflenmekte.
Diğer yandan Özbekistan Tarım ve Su İşleri Bakanlığı Orman Genel Müdürlüğü ile işbirliğinde, Özbekistan'da kavak yetiştiriciliğinin geliştirilmesi çalışmaları yapılacak. Türk menşeli 'Samsun', 'İzmit' ve diğer çeşit kavak ağaçları fidanlığı, bu ağaçları işleyecek küçük işletme (atölye) ve kavak ağacı yetiştiricileri için bir eğitim merkezinin kurulması planlanıyor.
Ayrıca Türkiye'nin arıcılık alanındaki bilgi ve birikiminden yararlanmak amacıyla, arıcılık alanında çalışan Özbek uzmanların Türkiye'de eğitim görmeleri ve Türkiye'den uzmanlar tarafından da Özbekistan'da eğitim vermesi çalışmaları organize edilecek.
Çalışmalarını bunlarla da sınırlamayan TİKA Özbekistan Cumhurbaşkanı İslam Kerimov tarafından yazılan 'Yüksek Maneviyat-Yenilmez Güç' isimli kitabın Türkiye'deki Türkçe ve Özbekçe basımını yapacak.
Ayrıca yeni faaliyetler kapsamında bazı köylere yönelik içme suyu projeleri gerçekleştirilecek.
(CİHAN)

Orta Asya'nın en büyük güneş enerjisi santrali Özbekistan'da faaliyet gösteriyor


















TAŞKENT - Sovyet Birliği döneminde 1981 yılında temeli atılan bölgenin en büyük güneş enerjisi santrali, Özbekistan'da faaliyet gösteriyor. Yaklaşık 13 katlı bir bina yüksekliğindeki tesis 1987'de faaliyete geçmiş. Fiziki yapısıyla ilginç bir görüntü oluşturan tesise asansör ve merdivenle çıkılabiliyor. Tesiste 2 bin derecede metaller eritilebiliyor.
Tesis güneş enerjisiyle çalışan dünyanın en güçlü metal eritme ocaklarından biri. Sadece güneş enerjisinden faydalanıldığı tesisteki ocaklarda eritilme derecesi yüksek ender metaller, sorunsuz bir şekilde sıvı haline getiriliyor.
Dünyada benzerinin sadece Fransa'da olduğu tesis, boyu çok katlı binaları aşan dev panelle hayat buluyor. Büyük bir demir iskelesinin üzerine yerleştirilen ana panelin, genişliği 45 metre, yüksekliği 13 katlı olan bir bina büyüklüğünde
Devasa bir görüntü oluşturan dev panel, her biri yaklaşık 25 metrekare büyüklüğündeki 61 ayrı panelden enerji alıyor. Ana panele odaklanan ışınlar, oluşturulan fiziki açı ölçümüyle bir noktada toplanıyor. Ayrı panellerden gelen enerji, dev panel sayesinde biriktirilerek büyük bir ısı potansiyeli oluşturuluyor.
Ana panelin odak noktasında toplanan ışınlar, bu kez ışınların değişik amaçlarla kullanılacağı ve 'ocak' denilen işleme merkezine gönderiliyor.


-TESİS ÇEVRE DOSTU-
Tonlarca kömürün yakılarak veya yüz binlerce kw/s elektriğin harcanarak ancak yapılan bir erime işi burada elde edilen güneş enerjisi yardımıyla ek bir masraf yapılmadan kısa sürede yapılabiliyor. Suyun 700 derecede kaynatılmasıyla hidrojenin de elde edildiği tesiste uzmanlar, elektrik enerjisi üretme ve su yardımıyla merkezi ısıtma sistemi kurma projeleri üzerinde çalışıyor.
Ana panele güneşli havada enerji aktaran ve her biri yaklaşık 25 metre kare büyüklüğündeki küçük panellerin özelliği ise güneşin konumuna göre otomatik olarak dönebiliyor olmaları. Güneşin konumuna göre gün boyu yön değiştiren küçük paneller ana panele düzenli bir şekilde enerjinin aktarılmasını sağlıyor.
Tesis görevlisi uzman Sabır Ahadov "Bu güneş enerjisi ocağı Fransa'dan sonra dünyanın ender ocaklarında biri. Burada erime derecesi çok yüksek metalleri eritebiliyoruz. Tonlarca kömürün günlerce yakılarak uzun sürede yapılabilen erime işini güneş enerjisi sayesinde çevreye hiçbir zar vermende kısa sürede yapabiliyoruz." dedi.
Güneş enerjisinin önemine dikkat çeken bir diğer uzman Ferhat Seydiev ise" Orta Asya ülkelerinde ortalama yılın 300 günü güneşli. Fakat bundan faydalanabilme oranımız çok düşük. Geleceğimizin önemli kazancı bu güneç enerjisinden faydalanarak bunu hayata kazandırmaktır. Petrol ve doğal gazın rezervi bir gün sona erecek. Güneş enerjisi ise kullanabilenler için bitmek-tükenmez bir rezervdir. Bunun en önemli yanı ise enerji elde edilirken doğaya hiçbir zar verilmiyor olmasıdır." diye konuştu.
Kaynak: http://www.stargundem.com/ekonomi/1077173-orta-asya-039-nin-en-buyuk-gunes-enerjisi-santrali-ozbekistan-039-da-faaliyet-gosteriyor.html


Özbekistan'daki Uluslararası Pamuk Fuarı Ekim'de Yapılacak
6'ncı Özbekistan Uluslararası Pamuk Fuarı 13-14 Ekim tarihleri arasında Taşkent'te yapılacak. Fuara değişik ülkelerden tekstil alanında faaliyet gösteren çok sayıda firmanın temsilcileri iştirak edecek....

TAŞKENT (CİHAN) - Dünya pamuk üretiminde beşinci, ihracatında ise ABD'den sonra ikinci sırada yer alan Özbekistan, her yıl geleneksek olarak düzenledi pamuk fuarıyla pamuk potansiyelini dünyanın pamuk tüketicilerine göstermeye çalışıyor. Ülkenin önde gelen fuar alanlarından Özekspomerkez'de açılacak fuarda kurulacak stantlarda ülkedeki mevcut pamuk potansiyelinden kalitesine göre numuneler sergilenecek.
Fuar kapsamında ayrıca pamuk konulu bir konferans düzenlenecek; ve fuara iştirak eden yabancı konuklara yönelik pamuk tanıtım turları organize edilecek. Bu turlarda yabancı konuklar, ülkenin önde gelen pamuk depolama terminalleri ve işletme tesislerini görme imkânı bulacak.
Cumhurbaşkanı İslam Kerimov'un inisiyatifiyle yapılan ve Özbekistan hükümetinin destek verdiği fuarda yerli ve yabancı firma temsilcilikleri arasında iş bağlantıları görüşmeleri de yapılacak.
Yılda ortalama 3milyon 500 ton dolayında pamuk üretimi yapan Özbekistan'ın pamuk müşterisi ülkeler arasında Türkiye, Pakistan, Çin, ABD, Bangladeş, Güney Kore, Singapur, Rusya ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi devletler bulunuyor.
13-14 Ekim tarihleri arasında yapılacak 6. Özbekistan Uluslararası Pamuk Fuarı'na' dünya genelinde 50'a yakın ülkeden 350 dolayında firma temsilcisinin katılması bekleniyor.
Kaynak: http://haber50.com/303183_Ozbekistan-daki-Uluslararasi-Pamuk-Fuari-Ekim-de-Yapilacak.html


Otoda tarihi rekor kırdık Avrupa’da 6’ncı ülke olduk
Temmuz ve ağustos aylarında beklentilerin üzerinde otomobil satışı gerçekleştiren Türkiye, Avrupa’da 6’ncı sıraya oturdu.

OTOMOBİL satışlarında beklentilerin üzerinde büyüyerek yaz aylarında bile tarihi rekorlara imza atan Türkiye, Avrupa’da da hızlı üst basamaklara tırmanıyor. Temmuz ayında Avrupa’da otomobil satışlarında 11’incilikten 6’ıncılığa yükselen Türkiye, ağustos ayında da kırdığı tarihi satış rekoruyla geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre sıralamada 2 basamak yükselerek Avrupa altıncısı oldu. Otomotiv Distribütörleri Derneği’nin (ODD) ACEA’nın (Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği) raporundan derlediği bilgilere göre Avrupa Birliğine bağlı 27 ülke ve EFTA ülkeleri toplamında, 2010 yılı Ağustos ayında 2009 yılı Ağustos ayına göre yüzde 12.1 daralma yaşandı. Ağustos’ta 731 bin 503 adet otomobilin satıldığı Avrupa’da en sert düşüş yüzde 68.6 ile Yunanistan’da gerçekleşirken, ardından yüzde 27 ile Almanya ve yüzde 24.4 ile İzlanda’da görüldü. Ağustos ayında geçen yılın aynı ayına göre satışlarını en çok arttıran ilk üç pazar ise sırasıyla; yüzde 109.7’lik büyümeyle İrlanda, yüzde 97.2 ile Letonya ve yüzde 87.3’le Türkiye oldu. 2010 yılı Ağustos ayında Türkiye binek otomobil pazarı bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 87.35 oranında artışla 42 bin 222 adet oldu. 2010 yılı Ağustos ayı binek otomobil satışları ile Türkiye, Avrupa binek otomobil satışıda 6. sırada yer aldı.

8 ayda yerimizi koruduk
ACEA’nın raporuna göre 2010 yılı Ocak-Ağustos dönemi toplam Avrupa satışları (AB27+EFTA) bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3 azalışla 9 milyon 300 bin 306 adet olarak gerçekleşti. 2009 ve 2010 yılları 8 aylık gerçekleşen kümülatif binek otomobil pazarı kıyaslandığında en belirgin düşüş yüzde 39.1 ile Bulgaristan’da gerçekleşirken, hemen ardından yüzde 35.4 ile Macaristan ve yüzde 33.1 ile Slovakya yer aldı. 2010 yılı 8 aylık en yüksek artış ise sırasıyla; İrlanda (yüzde 49.6), Portekiz (yüzde 46.4) ve İzlanda (yüzde 42.) de gerçekleşti. Türkiye 2010 yılı Ocak-Ağustos döneminde toplam binek otomobil satışları geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 17.9 artarak 269 bin 926 adet oldu. 2010 yılı Ocak-Ağustos dönemi binek otomobil satışları ile Türkiye, Avrupa binek otomobil satışlarında yine 8’inci sırada yer aldı.
Kaynak: http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/15809419.asp?gid=254



Türkmenistan Cumhurbaşkanı Berdimuhammedov Türkiye'ye Geldi
Türkmenistan Cumhurbaşkanı Gurbanguli Berdimuhammedov, Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirvesi'ne Katılmak Üzere İstanbul'a Geldi

Türkmenistan Cumhurbaşkanı Gurbanguli Berdimuhammedov, Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirvesi'ne katılmak üzere İstanbul'a geldi. Özel bir uçakla saat 09.30'da Atatürk Havalimanı'na gelen Berdimuhammedov'u Devlet Konukevi'nde Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ve diğer ilgililerle kalabalık bir Türkmenistan heyeti karşıladı. Berdimuhammedov uçaktan inerken, Türkmenistan heyeti tarafından coşkuyla alkışlanması dikkat çekti. Konuk Cumhurbaşkanı bir süre Devlet Konukevi'nden dinlendikten sonra alandan ayrıldı.
(BAK-DÜR-ŞP) - İSTANBUL (Anadolu Ajansı) 16.09.2010 10:08 [2238332]


TÜRKMENİSTAN'IN DOĞAL GAZ REZERVİ 24,6 TRİLYON METREKÜP
Basın toplantısında, Avrupa'ya doğalgaz kaynakların tedariki ve Nabucco projesinin hayata geçirilmesinde Türkmenistan'ın potansiyeli ile ilgili soru üzerine Berdimuhamedov, 2008 yılında İngiltere'nin bağımsız Gaffney, Cline & Associates denetleme şirketinin yaptığı çalışmalar sonucunda Güney Yolöten-Osman ve Yaşlar yatağının doğalgaz rezervinin 18 trilyon metreküp olduğunu ifade etti. Bu yatağın sanayiye kazandırılması için Çin, Güney Kore ve BAE şirketleri ile 10 milyar dolarlık bir anlaşma imzaladıklarını belirten Berdimuhamedov, uzmanların hesaplamalarına göre, Türkmenistan'ın doğalgaz rezervinin 24,6 trilyon metreküp olduğunu bildirdi.
Türkmenistan ile Azerbaycan ilişkilerine ilişkin soruyu da cevaplayan Berdimuhamedov, iki ülke arasındaki ilişkilerde hiçbir sorun olmadığını kaydederek, yakın gelecekte doğalgazı çeşitli yollarla, Nabucco projesi ile Avrupa'ya ulaştırılmasına ilişkin projelerin hayata geçirileceğine inandığını belirtti.

'TAPİ HATTI PROJESİ AFGANİSTAN'A BARIŞ GETİRECEK'
Berdimuhamedov, Türkmenistan-Afganistan-Pakistan-Hindistan (TAPİ) doğalgaz boru hattı projesine de değinerek, söz konusu projeye katılan ülkelerin TAPİ hattı projesinin Afganistan'a barış getireceğine inandığını kaydetti.
(CİHAN)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder