16 Ekim 2010 Cumartesi

16 Ekim 2010, TBD-Haber http://www.turkbirdev.info/

Başlıklar:

  • Aliyev: "Uzun zamandan sonra bizi sevindirdiler"
  • Kazakistan`da ithalat azalıyor
  • Kazakistan'dan Kırgızistan'a destek
  • Yüzde 8'le seçim kazandı
  • Ufukta Rusya yanlısı koalisyon var
  • KKTC film şölenine sahne olacak
  • Özbekistan'ın pamuk hasadı 3 milyon 400 bin ton oldu
  • Abdullah Gül "Türk Halkı Avrupa Birliği’ni Reddedebilir"
  • Türkiye'nin ekonomisi dramatik büyüyor
  • Medvedev, Türkmenistan'ı ziyaret edecek
  • Türkmenistan, Rusya'ya Gaz Sevkiyatını Arttıracak Yeni Hat İnşa Etti



Aliyev: "Uzun zamandan sonra bizi sevindirdiler"
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası elemeleri A Grubu'nda Azerbaycan'ın Türkiye karşısında galip gelmesine ilişkin, "Çok mutluyum, futbolcularımız uzun bir aradan sonra bizi sevindirdiler" dedi..

Yeni yapılan ''Kür'' Olimpiyat Oyunları Spor Tesisinin açılışından sonra yetkililerle yaptığı görüşmede, geçen salı günü oynanan Azerbaycan-Türkiye karşılaşmasının sonucu ile ilgili düşüncelerini de ifade eden Aliyev, ''Eminim ki galibiyetimiz bizi daha çok ruhlandıracak'' diye konuştu. Azerbaycan'ın spor haber sitesi APASPORT'un haberi göre Aliyev, Azerbaycan futbol takımının Türkiye karşısında aldığı galibiyetinin önemini belirterek, ''Çok mutluyum, futbolcularımız uzun bir aradan sonra bizi sevindirdiler'' değerlendirmesinde bulundu. Aliyev, Azerbaycan futbol takımına inandıklarını ifade ederek, takımın çok genç ve azimli oyunculardan oluştuğunu belirtti. Azerbaycan futbolunun yüksek yerlere geleceğine inandığını kaydeden Aliyev, bunun gerçekleşmesi için sabır ve zamanın gerekli olduğunu da söyledi. Takımın çok çalışması gerektiğini belirten Aliyev, buna rağmen Azerbaycan futbolunun milli takım ve kulüpler düzeyinde Avrupa'da layıkıyla temsil edildiğini kaydetti. (Kaynak: ajanspor.com)

Kazakistan`da ithalat azalıyor
Kazakistan'ın ihracat rakamlarının arttığı, ithalat rakamlarının ise geçtiğimiz yıllara göre düşüş gösterdiği bildirildi.

Kazakistan Ekonomi Kalkınma ve Ticaret Geliştirme Bakanı Janar Aytjanova, “Dünya emtia piyasalarında olumlu fiyat koşulları ve ihracat odaklı sektörlerde üretim artışı, ülkenin dış ticaret hacminin büyümesini sağladı” dedi.Aytjanova, 2010 yılı Ocak-Eylül döneminde ihracat rakamlarının yüzde 52,3 artarak 38 milyar 400 milyon dolara ulaştığını, ithalat rakamlarının ise yüzde 72 oranında azalarak 16 milyar 600 milyon dolara düştüğünü söyledi.Aytjanova, Kazakistan, Beyaz Rusya ve Rusya arasındaki Gümrük Birliği çerçevesinde üç ülke arasında ticaret hacminin de arttığını dile getirdi. Üç ülkenin işbirliğinin Kazakistan ekonomisinin büyümesini de sağladığını vurguladı. (Kaynak: Hurriyet)



Kazakistan'dan Kırgızistan'a destek
Kazakistan, Kırgız halkının temel gıda ve yakıt ihtiyaçlarının karşılanması konusunda Kırgızistan'a desteğini sürdürecek.

Kazakistan Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, AGİT Dönem Başkanı Kazakistan'ın Dışişleri Bakanı Kanat Saudabayev'in Kırgızistan Cumhurbaşkanı Roza Otunbayeva ile telefonda görüştüğü ve tam destek vaadinde bulunduğu ifade edildi.
10 Ekimde yapılan parlamento seçimlerinin başarılı bir şekilde tamamlanmış olmasından dolayı Otunbayeva'yı kutlayan Saudabayev, Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev'in iyi dileklerini iletti.
Hükümetin bir an önce kurulması gerektiğine işaret eden Saudabayev, Kırgızistan'da istikrar ve toplumsal uyumun bir an önce sağlanmasının sosyo-ekonomik kalkınmayı da beraberinde getireceğini belirtti.
Saudabayev, yaklaşan kış aylarında Kırgız halkının temel gıda ve yakıt ihtiyaçlarının karşılanması konusunda da Kazakistan'ın desteğinin süreceğini kaydetti. (kaynak: Zaman)


Yüzde 8'le seçim kazandı
Kırgızistan'da dün yapılan genel seçimlerde zafer, oyların sadece yüzde 8.69'unu alan milliyetçi Ata Yurt Partisi'nin oldu. Yaklaşık 400 kişinin ölümüyle sonuçlanan etnik şiddet olaylarından bu yana düzenlenen ilk seçimlerde yüzde 5'lik barajı ancak 4 parti daha aşabildi. Toplam 24 parti barajın altında kaldı.

Katılım oranının yüzde 57 olduğu seçimlerin ardından sandıkların yüzde 95'i açılırken, devrik lider Kurmanbek Bakiyev yanlısı Ata Yurt Partisi oyların yüzde 8.69'unu aldı.
Merkez Seçim Komisyonu'ndan (MSK) yapılan açıklamaya göre, bu partiyi yüzde 8.09 oyla hükümet yandaşı Sosyal Demokrat Partisi, 7.48 oyla Moskova yanlısı Ar-Namıs Partisi, 7.12 oyla Cumhuriyet Partisi, yüzde 5.8 oyla Ata-Meken Partisi izledi. Diğer partiler seçim barajını henüz aşamıyor.

Kırgızistan'da partilerin parlamentoya girebilmesi için ülke genelinde yüzde 5 barajını aşması ve ülkendeki her bölgede en az yüzde 0.5 oy oranı alması gerekiyor.
Hiçbir partinin net bir üstünlük sağlayamadığı seçimler sonrasında "sıkı pazarlıklar" sonucu üzerinde anlaşılacak bir koalisyon hükümetinin kurulması bekleniyor.

ABD'nin Afganistan’daki birlikleri açısından son derece önemli bir Amerikan askeri hava üssüne ev sahipliği yapan Kırgızistan'da genel seçimler haziran ayında onaylanan yeni anayasa çerçevesinde gerçekleşti.
Yeni anayasa, parlamentoya hükümeti onama ve başbakan atama yetkisi veriyor. Bu model, Kırgızistan'ı genellikle otoriter liderler tarafından yönetilen diğer Orta Asya ülkelerinden ayırıyor.

“BÖYLE BİR SEÇİM GÖRMEDİM”
Uluslararası gözlemciler, ciddi bir şiddet olayının yaşanmadığı seçimlerden övgüyle söz etti.
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'nın (AGİT) Kırgızistan özel temsilcisi Morten Hoeglund, çok fazla aday olmasının yarattığı tercih bolluğunun ve coşkulu seçim kampanyalarının bu seçimi bölgede geçmişte gerçekleşen seçimlerden ayırdığını belirtti.
Hoeglund, "Kariyerim boyunca Orta Asya'da çok sayıda seçim gözlemledim. Ama bu sonucunu kestiremediğim ilk seçim oldu" ifadesini kullandı.
Seçimlerin ardından bir açıklama yapan Cumhurbaşkanı Roza Otunbayeva, Kırgızistan halkının baskısız ve özgürce oyunu kullandığını ifade etti. Otunbayeva, dünkü seçimleri "demokratik, özgür ve açık" diye nitelendirdi.
Otunbayeva, 400'den fazla kişinin öldüğü ve Bakiyev'in devrilmesiyle sonuçlanan sokak isyanlarının ardından nisan ayında iktidara gelmişti.
ABD'nin Bişkek Büyükelçiliği'nden yapılan yazılı açıklamada ise seçimi kazanan partilerin halkın çıkarları adına çalışmaları gerektiği belirtildi. Yeni kurulacak hükümetin demokratik toplumun oluşumu ve serbest ekonominin gelişmesi yönünde çaba göstermesi gerektiği ifade edildi.

TÜRKİYE MEMNUN
Türk Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Kırgızistan'daki seçimlerin demokratik olgunluk ve huzur ortamında yapılmasının memnuniyetle karşılandığı belirtildi.
Açıklamada, "Parlamento seçimlerinin başarıyla sonuçlanmasıyla birlikte kardeş Kırgızistan halkının, içinde bulunduğu hassas süreci büyük ölçüde geride bıraktığı keza memnuniyetle müşahede edilmektedir. Bu seçimler, bağımsızlığını kazanmasından sonra Kırgızistan’da düzenlenen en önemli seçimleri teşkil etmiştir. Kırgızistan halkının benimsemiş olduğu parlamenter demokrasinin ülkenin istikrara, barışa ve refaha kavuşmasını hızlandıracağına inanmaktayız. Haziran ayında yaşanan gerginlikten sonra, seçimlerin ülkenin güneyinde de olaysız ve geniş bir katılımla gerçekleşmesi bu düşüncemizi güçlendirmektedir" ifadesi kullanıldı. (Kaynak: hurriyet.com.tr / DIŞ HABERLER)



Ufukta Rusya yanlısı koalisyon var
Kırgızistan'da geçtiğimiz pazar günü yapılan genel seçimlerde, hiçbir partinin tek başına hükümeti kuracak kadar oy alamaması ülkede koalisyonu gündeme getirdi.

Orta Asya'nın stratejik bölgesi Kırgızistan coğrafyasını ABD'ye kaptırmak istemeyen Rusya, seçilen yeni parti liderleriyle görüşmeye başladığı belirtiliyor. Seçimi kazanan Ata Yurt, Ar Namıs ve Ruspublika liderlerinin Moskova ziyareti gündemde. Bu gelişme resmi olarak duyurulmazken Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev'in meclise giren parti liderleri; Mıktıbek Abdıldayev (Ata Yurt), Feliks Kulov (Ar Namıs) ve Ömürbek Babanov (Respublika) üçlüsü ile bir araya gelmesinin beklendiği kaydediliyor. Söz konusu üç partinin koalisyon kurması halinde ise Kremlin'in istediği gibi ülke yeniden başkanlık yönetime geçebilecek. Siyasi uzmanlar, söz konusu üçlü koalisyonun kurulması halinde Moskova'nın Bişkek üzerindeki etkinliğinin daha da güçleneceğini kaydediyor. Bu durumda ABD'nin Bişkek'teki askeri üssünü tamamen terk edebileceği iddia ediliyor.

MOSKOVA SİYASİ ETKİNLİĞİNİ ARTIRIYOR
Meclise giren ve koalisyon kurmaları beklenen 5 parti arasında anlaşmazlık devam ediyor. Söz konusu 3 partinin Moskova yanlısı politika izlemesi, diğer 2 parti Sosyal Demokrat ve Ata Meken'ın sert muhalefet yapması bekleniyor. Uzmanlar, Sosyal Demokrat (SDPK) ve Ata Meken'ın ABD'ye daha yakın politikalar yapabileceğini söylüyor.
Rusya bu ülkedeki askeri varlığını perçinleştirmek için Kırgızistan'ın güney bölgesi Oş'a tatbikat merkezi amaçlı ikinci askeri üssünü kurmayı planlıyor.
Ekonomik ve sosyal sıkıntılardan bıkan Kırgızistan halkı, politikada yeni yüzler görmek istiyor. Ama meclise giren vekillerin çoğunun eski kadrolarda görev alan isimlerden olması ülkede hayal kırıklığına ol açtı. Batılı gözlemci ve uzmanlar seçimin demokrasi çerçevesinde temiz ve şeffaf geçtiğini kaydediyor.

YENİDEN DEVRİM YAPACAĞIZ
Cumhurbaşkanı Roza Otunbayeva seçim öncesi Kırgızistan'ın bağımsız bir devlet olduğuna işaret ederek " Yönetim şeklimize kendimiz karar vereceğiz açıklaması" halkın beğenisi toplamıştı. Ancak, Rusya yanlısı Ar Namıs Partisi lideri Feliks Kulov'un Medvedev ile seçim öncesi buluşması ve Parlamenter yönetim şeklini benimsememesi ülkede kafaları karıştırdı. Bağımsızlığının 20'inci yılına giren Kırgızistan'ın Rusça konuşan seçmen kitlesi hala Moskova'yı başkent sayıyor. Bir çok siyasi uzman Rusya yanlısı partilerin aldığı oy oranını Moskova'nın desteğine bağlıyor.
Meclise giremeyen diğer partiler ise Rusya yanlısı hükümetin kurulmasına karşı sert tepkiler veriyor. Bakiyev rejimin devriminde öncülük eden7 Nisan Hareketi ise Ar Namıs veya Ata Curt başkanlığında kurulacak koalisyona karşı olduğunu duyurdu. Söz konusu grup iki partinin hükümeti kurması halinde yeni bir devrim yapacaklarını açıkladı. (Kaynak: Zaman online)

KKTC film şölenine sahne olacak
Film Yapımcıları Meslek Birliği (FİYAB) tarafından bu yıl ilk kez KKTC’de düzenlenen “Türk Film Günleri” kapsamında, yurtiçi ve yurtdışındaki festivallerden ödülle dönen birçok Türk filmi, sinemaseverlerin beğenisine sunulacak.

Ankara- Filmler, 25-27 Ekim tarihleri arasında, Girne ve Lefkoşa’daki Galleria Sinemaları’nda ücretsiz olarak gösterilecek. Etkinliğin onur konuğu ise “2010 Berlin Altın Ayı” ve “Adana Altın Koza Ödülleri”nin sahibi “Bal” filminin yönetmeni Semih Kaplanoğlu. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca da desteklenen “Türk Film Günleri” kapsamında, 3 gün süreyle toplam 9 film, “Yumurta”, “Süt”, “Bal”, “Üç Maymun”, “Hacivat ve Karagöz Neden Öldürüldü?”, “Başka Dilde Aşk”, “İlk Aşk”, “Korkuyorum Anne” ve “120” gösterilecek. Semih Kaplanoğlu’nun yönetmenliğini üstlendiği, “2010 Berlin Altın Ayı” ve “2010 Adana Altın Koza Ödülleri”nin sahibi “Bal”, etkinliğin açılış filmi olacak. “83. Oscar Akademi Ödülleri En iyi Yabancı Film” kategorisinde de Türkiye’yi temsil edecek olan film, Girne’de 25 Ekim’de; Lefkoşa’da 26 Ekim’de sinemaseverlerin beğenisine sunulacak. Semih Kaplanoğlu festivalde onur konuğu olarak da yer alacak. Film gösterimlerin yanı sıra ünlü yönetmen, senarist ve sinema sanatçılarıyla, alanının önemli isimlerinden olan akademisyenlerle söyleşiler ve atölye çalışmalarının yapılacağı, imza günlerinin düzenleneceği etkinlikte yer alacak diğer isimler ise şöyle:“16.

Altın Koza Film Festivali’nden ‘Umut Veren Genç Erkek Oyuncu’ ödülü ile dönen Melih Selçuk; Hacivat ve Karagöz Neden Öldürüldü? filminin yönetmeni Ezel Akay; 21. Ankara Uluslararası Film Festivali’nden 5 ödülle dönen Başka Dilde Aşk filminin yönetmeni İlksen Başarır ile oyuncuları Lale Mansur ve 21. Ankara Uluslararası Film Festivali’nde ‘En İyi Erkek Oyuncu’ ödüllü Mert Fırat; İlk Aşk filminin yönetmeni Nihat Durak, senaristi Filiz Durak, oyuncuları Şenay Gürler ve Tarık Papuççuoğlu; Korkuyorum Anne filminin başrol oyuncusu, 2005 Ankara Film Festivali ve 2005 Nürnberg Türkiye/Almanya Film Festivali’nden ‘En İyi Erkek Oyuncu’ ödüllü, Kıbrıslı Ali Düşenkalkar; yaptığı çevirilerle Baudrillard’ın eserlerini Türkçeye kazandıran, sinema, sanat ve bilim insanı Oğuz Adanır.”

FİYAB Yönetim Kurulu Başkanı Galip Gültekin, “KKTC’de ilk kez düzenlenen ‘Türk Filmleri Günleri’nin iki ülke arasındaki dostluğu ve kültürel alışverişi pekiştireceğini” belirtti. Gültekin, “Türk sinemasının, son dönemde öne çıkan yönetmenlerimizle üzerine çektiği ilgiyi en iyi şekilde değerlendirerek, dünyaya tanıtılmasını sağlamak gerek. Bu bağlamda meslek birliğimiz üzerine düşen sorumluluğun farkındadır ve Türk sinemasının sektörel gelişimi için var gücüyle çalışmaktadır” dedi. (Kaynak: Cumhuriyet)

Özbekistan'ın pamuk hasadı 3 milyon 400 bin ton oldu
Dünyanın önde gelen pamuk üreticisi ülkelerinden olan ve 'ak altın ülkesi' olarak bilinen Özbekistan, bu yıl 3 milyon 400 bin ton pamuk topladı.

Özbekistan dünya pamuk üretiminde yüzde 4'le altıncı, ihracatında ise yüzde 8'le ABD ve Hindistan'dan sonra üçüncü sırada yer alıyor.

Özbekistan Cumhurbaşkanı İslam Kerimov ülkede hedeflenen pamuk rekoltesine ulaşılması üzerine pamuk üreticilerine devlet televizyonu aracılığıyla bir kutlama mesajı gönderdi.
Devlet televizyonunun ana haber bülteninde ayrı bir spiker tarafından okunan mesajda Kerimov, çitçilerin hedeflenen pamuk miktarını toplanmış olmasının ülke için bir iftihar tablosu olduğunu söyledi. Bundan emektar çiftçilerin önemli katkısı ve gayreti olduğunu belirten Kerimov emeği geçen her kesi kutladı.

Özbekistan'da Karakalpakistan özerk bölgesi, Navoi, Andican, Surhanderya, Kaşkaderya ve Buhara vilayetleri pamuk toplamada öncü rol oynadı.

Pamuk toplama çalışmalarının daha Kasım ayına kadar devam edeceği Özbekistan'da yılda ortalama 1 milyon 100 bin ton dolayında pamuk lifi üretiliyor. (Kaynak: Beyaz Gazete)

Abdullah Gül "Türk Halkı Avrupa Birliği’ni Reddedebilir"
Almanya Cumhurbaşkanı’nın kritik Türkiye ziyaretinden önce, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye’nin Almanya ve Avrupa Birliği ile ilişkilerini Süddeutche Zeitung gazetesine değerlendirdi.

Türkiye ile Avrupa Birliği ilişkileri özelinde Gül, "Kim dünyaya açılmak istiyorsa, farklı dinlerle birarada yaşamasını bilmeli" diyerek, Avrupalı kimi siyasetçi ve entelektüelleri vizyon eksikliğiyle eleştirdi.

Cumhurbaşkanı Gül, "Unutmasınlar, zamanı geldiğinde Türk halkı Avrupa Birliği’ni reddedebilir" diye konuştu. Stratejik ve uzun vadeli düşünmek gerektiğine işaret eden Gül, "İşte o zaman Türkiye’nin Avrupa Birliği’ni güçlendirdiği görülecektir" dedi.

Mavi MarmaraRöportajında Türkiye-İsrail ilişkilerine de değinen Gül, 9 kişinin öldüğü Mavi Marmara yardım konvoyuna saldırının kolay unutulamayacağını söyledi.
"Bölgede Nükleer Güç İstemiyoruz"Cumhurbaşkanı Gül, İran konusundaysa "Biz bölgemizde nükleer güç istemiyoruz, İran sorunu diplomatik yolla çözülmezse savaş çıkabilir, ama biz bölgemizde bir savaş istemiyoruz. Irak’ta yaşanılanları herkes gördü" diye konuştu.
Almanya’daki Türklere de seslenen Abdullah Gül, gurbetçilerin aksansız ve akıcı şekilde Almanca öğrenmesi önerisinde bulundu. (Kaynak: TRT Haber)


Türkiye'nin ekonomisi dramatik büyüyor
Clinton: “Türkiye NATO ile önemli ilişkisi bulunan bir müttefik. Türkiye ile birlikte hareket ettiğimiz önemli ikili görevler var.”

ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Türkiye’nin NATO ile önemli ilişkisi bulunan bir müttefik olduğunu Türkiye ile birlikte hareket ettikleri önemli ikili görevler bulunduğunu belirterek, “Türkiye çok daha büyük bir küresel ve bölgesel varlık haline geliyor. Ekonomisi dramatik biçimde büyüyor. Ülkelere uzanıyorlar ve bizimle birlikte olduğu kadar tek başlarına etkili olmayı deniyorlar” dedi. Türkiye-AB ilişkilerinin tartışıldığı bir yayında Clinton, “Türkiye'yi AB'de destekliyoruz ama oyumuz yok” diye konuştu.

ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ve AB Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, gazeteci Shirin Wheeler tarafından Brüksel’de hazırlanıp sunulan ve BBC World News televizyonunda yayınlanan “Record Europe” programının özel bölümüne konuk oldu. Clinton ve Ashton burada Türkiye ile ilgili soruları da yanıtladı.

ABD Dışişleri Bakanı Clinton, “ABD, Avrupa Birliği’nin özellikle Türkiye konusunda gücünü yeterince etkin kullandığını düşünmüyor” biçimindeki anımsatmaya “Ben öyle görmüyorum. Süren bir taahhüt görüyorum. Cathy (AB Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton) benim gibi özellikle Türkiye’yle etkin biçimde çalışıyor. Yani bizlerin Türkiye ile ilişkilerimizi geliştirme taahhüdümüz olduğuna inanıyorum. ABD’nin Türkiye’nin AB üyeliğini güçlü biçimde desteklediğini belki biliyorsunuz. Karar vermenin ise bize değil, AB’ye ait olduğu da açık” dedi.
Hillary Clinton, BBC’nin “Bazı eleştiriler var. Belli AB hükümet başkanlarının üyelikle konusunda isteksiz oldukları belirtiliyor” sorusuna ise şöyle dedi:

TÜRKİYE BÖLGEDE ETKİLİ OLUYOR
“Bu konuda, ifade ettiğimiz gibi, dostların birbirlerine aktardıkları şekliyle kendi görüşümüz olduğuna inanıyorum. Fakat burası, bizim bir oyumuzun bulunmadığı, üye devletlerin bir alanı. Ancak Türkiye ile çalışma konusunda kesin sözümüz var. Türkiye, NATO ile önemli ilişkisi bulunan bir müttefik. Türkiye ile birlikte hareket ettiğimiz önemli ikili görevler bulunuyor.
Ve Türkiye çok daha büyük bir küresel ve bölgesel varlık haline geliyor. Ekonomisi dramatik biçimde büyüyor. Ülkelere uzanıyorlar ve bizimle birlikte olduğu kadar tek başlarına etkili olmayı deniyorlar. Hala yapılacak çok şey olduğunu düşünüyorum, bunların yapılması konusunda köklü taahhütlerimiz bulunuyor.”

AB Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton ise BBC’nin Türkiye ile ilgili “AB’nin tamamı aynı notadan mı şarkı söylüyor?” biçimindeki sorusuna, “Hillary’nin söylediği gibi Türkiye’nin benim için konumu son derece önemli. Türkiye, karşılaştığımız bölgesel ve uluslararası zorlukların bir bölümüne birlikte bakmaya çalışırken pek çok durumda, bir ortak. Dış ilişkilere bakış perspektifi açısından da öyle, güçlü ilişki kurma ihtiyacı içinde bulunduğum ülkeler açısından baktığımda da, Türkiye’nin durumu, Hillary’nin de hakkıyla vurguladığı gerekçelerle ortada” dedi.

AB üyesi devletlerin Türkiye konusunda daha ileri adımlar atmaları ihtiyacı tartışmaları konusunda ise Ashton, “Türkiye bir aday ülke. Biri bana farklı bir şey söyleyene kadar Türkiye bir aday ülke. Ve ben bu temel üzerinde çalışacağım, onlar da öyle yapacaklar. Her durumda, AB üyeliğini elde etmek uzun vadeli ve zorlu bir yol” dedi. (kaynak: aksam.com)


Medvedev, Türkmenistan'ı ziyaret edecek
AŞKABAT (CİHAN)- Rusya Devlet Başkanı Dmitri Medvedev'in 21-22 Ekim'de Türkmenistan'a resmi temaslarda bulunması bekleniyor.

Rus RİA Novosti ajansının haberine göre, Medvedev Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov'un daveti üzerine söz konusu tarihte Aşkabat'ı ziyaret edecek.
Medvedev en son Aralık 2009'da Türkmenistan'ı ziyaret etmişti. Ziyaret kapsamında iki ülke arasında enerji ve makine sanayisi alanındaki stratejik işbirliğinin daha da arttırılmasına yönelik anlaşma imzalanmıştı. Ayrıca Türkmengaz ile Gazprom arasında da doğal gaz alımına ilişkin yeni anlaşmaya imza atılmıştı.
Türkmengaz kurumu ile Rus Gazprom arasında imzalanan anlaşma gereğince, Ocak 2010 tarihinden itibaren Rusya'ya doğal gaz sevkiyatı tekrar başlatıldı. 2009 yılının Nisan ayında SAS-4 doğal gaz boru hattında meydana gelen patlama yüzünden Rusya'ya sevk edilen doğal gaz kesilmişti. Türkmenistan, 9 ay Rusya'ya doğalgaz sevkiyatını durdurmuştu. (kaynak: haberalemi)


Türkmenistan, Rusya'ya Gaz Sevkiyatını Arttıracak Yeni Hat İnşa Etti

AŞKABAT (CİHAN)- Türkmenistan, enerji alanında stratejik ortağı olan Rusya'ya doğalgaz sevkiyatını arttırmak amacıyla yeni bir yatırıma imza attı. Ülkede yaklaşık 200 kilometre uzunluğunda doğalgaz boru hattı inşa edildi. Hat, bugün hizmete açılıyor.

Rusya'nın İtera Grubu'na bağlı MRK-Inziniring şirketi, Türkmenistan'ın Karakum çölünde doğal gaz boru hattı inşa etti. Merkez Karakum-Yılanlı doğalgaz kompresör istasyonu aralığında inşa edilen boru hattın uzunluğu 200 kilometre ve doğalgaz taşıma kapasitesi yıllık 3 milyar metreküp. Daha sonra hattın kapasitesinin 5 milyar metreküpe kadar arttırılması hedefleniyor.

Projenin toplam maliyeti 176,5 milyon dolar.

Geçtiğimiz günlerde Devlet Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov başkanlığında yapılan Bakanlar Kurulu'nda söz konusu proje ele alındı. Doğalgazdan sorumlu devlet başkanı yardımcısı Baymurat Hocamuhammedov, Merkez Karakum'daki doğalgaz yataklarında üretilecek doğalgazın Orta Asya-Merkez (SAS-2) ve Hiva-Beynev boru hattına aktaracak yeni projenin tamamlandığını kaydetti. Hocamuhammedov, yeni inşa edilen doğalgaz boru hattın Rusya'ya gaz sevkiyatının arttırılmasına önemli ölçüde katkı sağlayacağını ifade etti.

Devlet Başkanı Berdimuhamedov, Karakum çölünde inşa edilen hattın önemli olduğuna dikkat çekerek, bu projenin Türkmenistan ile Rusya arasındaki işbirliğinin daha da geliştirilmesine büyük katkı sağlayacağını söyledi.

Karakum çölünün merkezindeki Zekli – Derveze doğal gaz yatağında üretilecek doğal gaz bu hatla taşınacak. Bu bölgedeki doğal gaz yataklarında Türkmengaz kurumu arama çalışmalarda bulunuyor.

Türkmenistan, Rusya ile 2009 sonunda imzaladığı yeni doğalgaz anlaşması sonucunda yıllık 30 milyar metreküp gaz sevkiyatı konusunda anlaşmıştı. Daha önce, Türkmenistan bu ülkeye yılda 50 milyar metreküp doğalgaz satıyordu. (Kaynak: haber.turk.net)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder